Miyomların uzun süren şiddetli adet kanamaları, ağrı, kabızlık ve sık idrara çıkma ile kendini gösterebildiğini kaydeden Samsun Büyük Anadolu Hastaneleri Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Özge Piri Mantar, miyomlar ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler verdi.

CİDDİ BOYUTLARA ULAŞABİLİR
Miyomların, sessiz ve derinden ilerleyebilerek kadınların korkulu rüyası olduğunu belirten Op. Dr. Mantar, "Miyomlar, rahmin düz kas tabakasında gelişen iyi huylu tümörlerdir. Miyomlar zamanla kendiliğinden küçülebildiği gibi cerrahi müdahale gerektiren ciddi boyutlara da ulaşabilir. Ergenlik öncesi dönemde miyom görülmemesi ve menopoz döneminde küçülme göstermesi; miyomların oluşumunda östrojen hormonunun etkisi olduğu düşüncesini desteklemektedir. Miyomun yeri ve kişide yaratacağı şikayetler de farklılık gösterebilir. Sık idrara çıkma, kabızlık, bel ve kasık ağrısı, cinsel ilişki sırasında ağrı, uzun süren ağrılı adet kanamaları ve buna bağlı olarak kansızlık miyomların neden olabileceği başlıca şikayetlerdir. Diğer yandan, miyom rahmin içerisine doğru büyüyorsa, kanama ve gebe kalamama gibi ciddi sonuçlar doğurabilir" diye konuştu.

DOĞRU TANI VE TEDAVİ ÖNEMLİ
Op. Dr. Özge Piri Mantar, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Miyomlar, çoğunlukla yapılan jinekolojik muayenelerde tesadüfen tespit edilebilir. Ultrasonografi kullanılarak miyomların yeri, büyüklüğü ve sayısı hakkında da bilgi sahibi olunabilir. Manyetik rezonans (MR) incelemesi de tanı için bazen kullanılabilir. Öte yandan, bazı miyomların tanı ve tedavisinde kullanılan, optik bir kamerayla vajinal yoldan rahim ağzına ulaşmayı sağlayan 'histeroskopi' de oldukça yaygın bir yöntemdir. Doğru tanı ve tedavi yaklaşımının miyom takibinde çok önemlidir. Miyomlar herhangi bir şikayete neden olmuyorsa ve belli bir büyüklüğün altında ise, hiçbir tedavi girişiminde bulunulmadan izlenebilir. Burada önemli olan, ortalama 6 ayda bir yapılacak kontrollerle, tespit edilen miyomun hızlı bir büyüme gösterip göstermediğinin takip edilmesidir. Doğurganlık çağını bitirmiş kadınlarda kesin çözüm rahmin alınmasıdır. 'Histerektomi' olarak bilinen bu operasyon, 'laparoskopik' yöntemle ve 'robotik cerrahi' ile gerçekleştirilebilir. Yapılan tedavilerde, hastanın durumuna göre, operasyon sonrası ertesi gün günlük hayatına dönebilir."