Yapılan mantolamalarda malzeme, işçilik ve detay hatalarının olduğunu belirten İMO Samsun Şube Başkanı Cevat Öncü, yapıların enerji kimlik performansı belirlendiğinde bazı insanların hayal kırıklığına uğrayacağını ifade etti. Mantolamada taş yünü ve yalıtım sıvalarının daha sağlıklı olduğunu belirten Öncü, buna rağmen ekonomik nedenlerle diğer mantolama ürünlerinin tercih edildiğini vurguladı. Mantolamada cephede çalışan işçileri can güvenliği açısından uyaran Öncü, işveren, site yönetici ve daire sahiplerinin oluşacak kazalardan etkilenebileceğine dikkat çekti. Öncü, matolamanın doğru bir şekilde yapılması durumunda faturalardan yüzde 40 tasarruf yapılabileceğini söyledi.

'C sınıfını dahi alamayacak mevcut yapılar olacaktır'
Son zamanlarda özellikle mevcut binalarda artan mantolama çalışmasının olduğunu belirten Öncü, 'Mantolama yapılırken ne kadar doğru yapılıyor? Hangi malzemeler kullanılıyor? Detay ve işçilik hataları nasıl bertaraf ediliyor gibi sorular akla geliyor. Bir teknik eleman olarak üzülerek belirtmek isterim ki yapılan mantolamaların pek çoğunda önemli hatalar var. İşçilik, malzeme, detay anlamında hatalar var. Yapılan mantolama her türlü izolasyon sağlıyor ama gereği gibi doğru bir uygulamayla yapıldığını söylemek mümkün değil. Bunu doğru yapan firmalar olduğu gibi çoğunlukla başka sektörlerden bu alana girmiş insanların yaptığı alelade diyebileceğimiz işler var. 'Artık biz mantolama yaptık, hızlı bir şekilde yakıt faturalarımız düşecek, yüzde yüz uyum sağlayacağız' diye bekleyen insanların bir kısmı, yapılarının enerji kimlik performansı belirlendiğinde, maalesef bir takım hayal kırıklıklarına uğrayacaklar. Enerji kimlik performansı belirlendiğinde A-B-C diye performans sınırlandırmaları var. A, en iyi performans. B, bir sonraki iyi kategori. C ise yeni yapılarda müsaade edilebilen minimum kategori. Mevcut yapılarda C sınıfını dahi yakalayamayacak pek çok uygulamalar ortaya çıkacaktır' dedi.

'Gerçek anlamda ses ve yalıtımında taş yünü izolasyon'
Gelişmiş ülkelerin izolasyon sistemini çok daha önceden kullanmaya başladığını söyleyen Öncü, 'Enerjinin ve hava kalitesinin kıymetini bizden önce anlayan gelişmiş ülkeler izolasyon işlerine bizden daha önce başladılar. Bu konuda hayli ileri durumdalar. Mantolamaya sağlık açısından bakarsak bu kullanılan malzemeyle alakalı bir konu. İzolasyonda taş yünü ve yalıtım sıvalarının tercih edilmesi sağlık açısından daha uygun. Yangın yönetmeliği ve gerçek anlamda ses ve yalıtım sağlaması açısından benim tercihim taş yünü ürünler. Fakat piyasada ekonomik nedenlerden ötürü genel olarak petrol türevi ürünler tercih ediliyor. Bakanlığında 7 kat ve üzeri yapılarda yangın yönetmeliğine de yüzde 100 uyum sağlamadığı için petrol türevi ürünler yerine taş yünü ve muadil ürünleri zorunlu kılacağına dair hazırlıklarının olduğunu biliyoruz. Taş yününün maliyeti diğer ürünlere göre yüzde 20-25 daha fazla. Petrol türevi ürünlerin metrekare maliyeti 45-50 lira civarında olurken; taş yünü ürünler ile yapılan uygulamalarda ise 60-65 lira civarında oluyor' diye konuştu.

'Merdiven altı dediğimiz kalitesiz ürünleri kullananlar da var'
Piyasada kaliteli ve belli normlara sahip ürünlerin olduğunu vurgulayan Öncü, 'Bunun yanında piyasada uygun olmayan merdiven altı dediğimiz kalitesiz ürünleri kullananlar da var. Vatandaşa tavsiyemiz, bu konuda öncelikleri metrekare fiyatı olmamalıdır. Firmaların kullandığı malzemenin dışında işçilik de çok önemli. En güzel malzemeyi de kullansanız işçilik kalitesi anlamında bir takım şeyleri atlarsanız gerçek bir ısı yalıtımı sağlamış olamazsınız. İzolasyonda atlanılan küçük boşluklar dahi ısı geçişini devam ettirir. Bunun için tercih edilecek firmalarda tek kriter fiyat olmamalı' şeklinde konuştu.

'Doğru firma doğru uygulama'
İnşaat sınıfının 1. derece riskli işlerden biri olduğunu vurgulayan Öncü, 'Maalesef çok sık inşaat kazaları yaşıyoruz. Mantolamada dıştan çalışılıyor. Mevcut binalarda da, içinde oturanlar olduğu için tamamen dıştan çalışılması gerekiyor. Bilinçsiz çalışan bazı işçi ve usta kardeşlerimiz gerekli önlemleri almıyor. Maalesef gereksiz can kayıpları yaşanabiliyor. Bu durum işveren konumunda olan apartman sakinleri, daire sahipleri ve site yönetimlerinin oluşacak kazalarda cezai, maddi ve manevi sorumlulukları er geç kendilerini bulur. Onun için doğru firma doğu uygulama seçmelerini özellikle tavsiye ediyorum' dedi.

'Vatandaşımız aldığı hizmeti denetletmeli'
Vatandaşın mantolamada aldığı hizmetin kalitesini denetletmesi gerektiğini söyleyen Öncü, 'Mevcut binalarda yapılan mantolama hizmetinin bittikten sonra malzeme ve işçilik kalitesinin; teknik şartnamelere ve yönetmeliklere göre denetlenmesinde büyük bir boşluk var. Görsel olarak bir takım işlerin yapıldığını görüyoruz. Ama vatandaşlarımızın pek çoğu, satın aldığı bu hizmetin olması gereken hizmet olup olmadığını maalesef sorgulamıyor. Bu noktada İnşaat Mühendisleri Odası ve diğer meslek kuruluşlarının açtığı enerji kimlik belgesi düzenlemeye yetkili kılınacaklara verdiği kurslar var. Bu kurslardan başarı ile ayrılanlar, enerji kimlik belgesi düzenleme yetkisi almış oluyorlar. İşveren vatandaşlarımızın yetki belgesi olan arkadaşlarımıza işlerini denetletmelerini öneriyorum' diye konuştu.

'Yüzde 40'a kadar tasarruf sağladığı hesaplarla ortada'
Doğru izolasyonun enerji kaybını büyük oranda önlediğini belirten Öncü, 'Örneğin 200 lira yakıt tüketimi olan dairenin izolasyonu; projesine uygun, doğru malzeme ve doğru işçilikle yüzde 40'a kadar tasarruf ile 120-130 liralara kadar düşebildiği hesaplarla ortada. Ama işin gereği gibi yapıldığı durumlarda bu geçerli. Tabii burada pencere boşlukları doğramaların cinsi ve kalınlığı, odacık sayısı, ısı camın türev ve kalitesi gereği gibi yapılmalı' şeklinde konuştu.

Mantolama doğru yapılmazsa faturanın düşmesini beklemeyin