Eğitim-Bir-Sen Samsun Şube Başkanı Nejdet Güneysu, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından temmuz ayında ilan edilen müfredat değişimini değerlendirdi. Sendikanın son 3 yıldır yeni müfredat hakkında çalışmalar yaptığını kaydeden Güneysu, ''Bu müfredat farklılıklara tahammülü kazandıracak. Dünya eğitim öğretimde nereye gidiyorsa bu yarışta yerimizi almamızı sağlayacak'' diyerek, müfredatta yer alan ''Cihat'' tartışmalarına da değindi.
AŞIRI BİLGİ YÜKLÜYDÜ
Mevcut müfredatın aşırı derecede bilgi yüklediğini ve kazanımları gözardı ettiğini savunan Güneysu, ''Müfredatımız ülkenin yerel değerleriyle örtüşmüyordu. Öğrencilere temiz olmayı, dürüstlüğü, başka inançlara karşı saygıyı ve inancı kazandıracağız bunun kökleri bizim toplulumuzda var. Ama ders kitaplarımızda bu kavramlar işlenirken toplumun inançlarına atıfta bulunulmuyordu. Sürekli müfredat değişiyor diye eleştiri yapılıyor. Evet değişecek. Toplumumuz neye ihtiyaç duyuyorsa içerik sürekli güncellenmeli. Bu müfredat farklılıklara tahammülü kazandıracak. Dünya eğitim öğretimde nereye gidiyorsa bu yarışta yerimizi almamızı sağlayacak'' diye konuştu.
CİHAT DOĞRU ÖĞRETİLECEK
Eğitim müfredatın değiştirilmesiyle son dönemde kamuoyunda tartışmalara neden olan ''Cihat'' konusuna da değinen Güneysu, ''Çocuklar cihatın ne olduğu doğru biçimde okullarda öğrensin istiyoruz. Cihat savaş değil, hakkın adaletin topluma yaygınlaştırılması için sözle, dille, eğitimle mücadele demek. Cihat, ibadet, tarikat gibi kavramlar doğru olarak öğretilmesinden yanayız, yoksa çocuklar bu kavramları okulda öğrenmezse İslam coğrafyasındaki var olan aşırılıklara teveccüh edecek, sap ile samanı birbirine karıştıracak. Bu kavramların okullarda doğru öğretilmesi gerekir yoksa birileri alır istismar eder. Masum gibi görünen cemaati terör örgütüne dönüştürür 15 Temmuz'da olduğu gibi başımıza taş düşer'' dedi.
ATATÜRK KISITLANMIYOR
Müfredat düzenlemelerinden sonra ders kitaplarında Atatürk'ün kısıtlandığı iddialarına da cevap veren Güneysu, ''AK Parti iktidarı döneminde ilkokul 1. sınıftan 5. sınıfa kadar olan ders kitaplarını açıp baksınlar daha önceki dönemin 3 katı daha fazla Atatürkçülükle ilgili konu, parça, makaleleri görecekler. Biz tarihi verilerin tarihi bilimsel süreç içerisinde ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Aşırı derecede abartıldığında o zaman rayından çıkıyor. Atatürk'ün kısıtlanması yok. Cumhuriyet tarihinin propagandaya, ideolojik savrulmalara değil bilimsel temellere oturması gerekiyor. Eğitimin kutsama anlayışından ve ideolojiden uzaklaşması gerekli. Birileri övülürken, başkası yerilmemeli'' ifadelerini kullandı.
Zerrin SOMUNCU