Basın mensuplarıyla
yapılan
kahvaltılı sohbetlere,
sırf bazı gazeteci ve
alakasız kişilerin
"ipe sapa gelmez
birtakım boş laflarını
dinlememek" için
pek katılmam...
Ancak, davet sahibi Çiğdem Karaaslan gibi
insani duruşunu
takdir ettiklerim
olduğunda;
"patavatsızlıkları" da
çok dert etmem!..
Dün de öyle oldu...
Ama bu patavatsızlık,
gazetecilerden
gelmedi...
Çiğdem Hanım, basın mensuplarının
sorularını
cevaplandırıyordu ki
vatandaşın biri,
"Bafra Kolay'da Yaşlılar Yaşam Merkezi
tasarladıklarını" belirterek,
Çiğdem Hanıma
kurdukları derneğin "Fahri Başkanı"
olmasını teklif etti...
Herkes şaşkındı. Çiğdem Hanım, bu teklife nasıl bir cevap verecekti?..
Ne yalan söyleyeyim...
Saniyeler arasında
işin içinde
bir "dümen" olduğundan
şüphelenmedim, diyemem!..
Çiğdem Hanım, her zamanki nezaketiyle
"Böyle büyük projeler ayak üstü konuşulmaz"
diyerek, bir anlamda o vatandaşın
kalbini kırmadan, teklifi de reddetmiş oldu...
Çiğdem Hanımla
yan yanaydık...
Önünde bir metin yoktu...
İrticalen konuşuyordu...
Meseleleri
kişiselleştirmek yerine
"Ortak aklı" öne çıkaran
Çiğdem Karaaslan, hem insani yanı
hem il ve ilçe teşkilatları ile belediye başkanları
arasındaki dengeli tavrı
hem de STK'lara yaklaşımıyla
Samsun siyasetinde
daha uzun soluklu
kalmaya aday...
Varsın olsun elbette!..
İyi insanlar öne
çıkarsa, manevi
zenginlik ikliminde
sevgi ve saygı
daha da yeşerir
ve toplumdaki zorluklar
kolay aşılır!..