Doğru metotlarla yapılan mantar yetiştiriciliğinde yatırımın geri dönüş süresi diğer işlere oranla çok daha kısa. Aylar içinde başlangıç maliyetlerinizi karşılayabilir ve kara geçebilirsiniz. Tabii mantarların lezzetinden hiç bahsetmiyoruz bile. Ancak küçük ve eğlenceli olan bu bitkiler temel ihtiyaçları karşılanmadan büyüyemezler. Mantar yetiştiriciliğinin sürdürülebilir olmasını sağlamak için başlangıçta doğru adımları atmalısınız. Söz konusu bu adımları ve daha fazlasını Samsun Mantar Yetiştiriciliği Geliştirme Proje Koordinatörü ve Ziraat Mühendisi Ercan Karaduman ile mantar yetiştiricisi Cennet Kaya, Burcu Düzgün'e anlattı.

DÜZGÜN: Sizleri tanıyabilir miyiz?

KARADUMAN: Ziraat Mühendisiyim. İlkadım İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'nde çalışıyorum. Aynı zamanda Samsun İli Mantar Üretimini Geliştirme Projesi Koordinatörü olarak görev yapıyorum.

USLU: 28 yaşındayım 15 aydır mantar yetiştiriciliği yapıyorum. Projeye Ercan Bey ile başladık ve devam ediyoruz.

DÜZGÜN: Mantarı kıymetli kılan özellikler neler? Nedir özelliği mantarın

KARADUMAN: Mantarı değerli kılan tamamen bileşimidir. Bileşiminde bolca ucuz ve kolay temin edeceğimiz protein, vitamin ve mineraller bulunur. Tıbbi olarak bilimsel kanıtlanmış faydaları da bir hayli fazla

DÜZGÜN: Düzenli olarak mantar tüketen insanlar bu faydayı nasıl hisseder?

KARADUMAN: A,B ve C vitamini ile bağışıklık sistemini güçlendirerek yaşlanmayı geciktir. Örneğin ben 38 yaşında ve 18 yıllık devlet memuruyum. Arkadaşlar yaşımı pek göstermediğimi söylüyor. Ben de onlara düzenli olarak mantar tükettiğimi söylüyorum.

DÜZGÜN: Başka ne gibi faydaları var?

KARADUMAN: Doğal antibiyotik özelliği gösteriyor, alerjik hastalıklara, şeker hastalıklarına iyi geliyor. İçerdiği selenyum sayesinde bazı kanser hastalıklarına iyi geldiği, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapinin yan etkisini azalttığı biliniyor. Damar sertliğini önlüyor, böbrek yetmezliğini azaltıyor

DÜZGÜN: Mantarın kalorisi yüksek midir?

KARADUMAN: Hayır, aksine kolesterole iyi geldiği, kilo vermede müthiş bir diyet gıdası olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca saç dökülmesini de önlediği biliniyor.

DÜZGÜN: Cennet Hanım mantar yetiştiriciliğine başlamadan önce de mantarı severek tüketir miydiniz?

USLU: Evet, kesinlikle.Hatta ailecek çok severiz mantar. Mantar yetiştiriciliğine başlamamın sebeplerinden biri de budur.

DÜZGÜN: Başlama noktası sevgi oldu diyebilir miyiz?

USLU: Öyle oldu, sonrasında da Ercan Bey ile tanıştık.

DÜZGÜN: Maddi dayanak nasıl oluşturuldu?

USLU: Atakum Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın 15 bin TL'lik kredi desteğiyle yetiştiriciliğe başladık. Başlangıçta hobiydi ancak sonrasında ticari amaca dönüştü. Samsun'da pazar payı da yüksek bir ürün olması bunda etkili oldu.

DÜZGÜN: Samsun haklı mucizevi özellikleri olan mantarı ne kadar tüketiyor, ülkemizde ve dünyadaki tüketim miktarları nedir?

KARADUMAN: Dünyanın en fazla mantar tüketen ülkeleri Çin ve Japonya'dır. Buna karşılık AB ülkelerinden Hollanda, AB ülkelerinin ihtiyacı olan mantarın yüzde 90'ını üretmektedir.

AB Ülkeleri vatandaşları gerçekten saymış olduğum mantarın mucizevi değerinin farkında yıllık kişi başı 3 kg civarında mantar tüketiyorlar. Ülkemizde kişi başı yıllık AB ülkelerinden 6 kat daha az 500 gram kadar, AB Ülkeleri vatandaşları Samsunlu vatandaşlarımızdan 50 kat daha fazla mantar tüketmektedirler. Ortalama 60 gram. Samsun'da günlük ortalama 3-3,5 ton, yıllık 1100-1200 ton civarında tükettiğimizi söyleyebilirim. Samsun olarak yıllık tüketilen 1200 ton civarında mantarın ancak 170 tonunu yani % 15'ini 25 üreticimizle gerçekleştiriyoruz. Samsun'da tüketilen mantarımızın % 85 gibi çok büyük kısmını Samsun dışından Antalya, Konya, Ankara ve Çorum illerinden getirilerek raflarda satıldığını söyleyebiliriz. Bu da şu anlama geliyor. Mantar üretiminin Samsunda önünün açık olduğunu ve yeni bir gelir kapısı olarak üreticimizi beklediğini söyleyebilirim.

DÜZGÜN: Başlangıçta pazar payı araştırması yaptınız mı?

USLU: Evet, kesinlikle bu araştırma yapıldı ve onun neticesinde çalışmalara başlandı.

KARADUMAN: Ben uzun zamandır bu projeyi yürütüyorum ve yüzlerce üretim sezonu gördüm. Mantar ile resmen özel bir hikayemiz oluştu.

DÜZGÜN: ülkemizde kaç üretici ne kadar mantar üretiliyor?

KARADUMAN: Ülkemizde 1500 üretici, 40 bin ton mantarı kontrollü bir şekilde üretiyor. 30-35 Milyon tarım nüfusumuzun içerisinde sadece 1500 kişi mantar üretmektedir.

DÜZGÜN: Bu rakamlar çok az değil mi?

KARADUMAN: Kesinlikle çok az insan bu işi yapıyor.

DÜZGÜN: Mantarı daha lezzetli hale getirmek için nasıl tüketmeyi önerirsiniz?

KARADUMAN: Bakın projemiz içerisinde bazı mantar yemek türlerini de bizzat test ettim. Malumunuz Samsun pidemiz bizim yöresel yemeğimiz en kısa zamanda pidemizi kıyma yerine mantar kullanarak bir yaptıralım, kesinlikle mantar pidesinden vazgeçmeyeceksiniz. Yine mantar turşusu ürettik. 3 gün sonra inanılmaz bir lezzetle buluşacaksınız. Lütfen Samsun halkı haftada en 1 defa mantar tüketsin.

DÜZGÜN: Siz de böyle tarifler denediniz mi Cennet Hanım?

USLU: Her türlüsünü yapıyoruz. Biz mantarı adeta et gibi, ekmek gibi her şeyde kullanıyoruz. Kendi damak zevkimize göre ayarlaya biliyoruz. Bu saydıklarımızın dışında da insanlar farklı tarifler deneyebilir.

DÜZGÜN: Samsun'da hangi mantar türleri yetiştiriliyor?

KARADUMAN: Dünyada, ülkemizde ve ilimizde en fazla üretilen, bilinen ve tüketilen mantar türü beyaz şapkalı mantardır. Biz en fazla üretildiği için beyaz şapkalı mantara Şampiyon mantarı da diyoruz. İkinci en fazla üretilen mantar türü ise İstiridye mantarı. İstiridye mantarını kapalı alanlarda kontrollü bir şekilde ürettiğimiz gibi açık alanlarda kayın, kavak, söğüt ve meşe ağaçlarının kütüklerinde de yetiştirebiliyoruz. Çiftçimiz buna daha çok kütük mantarı diyor. Üçüncü olarak bu yıl ilk defa Ladik'te Kestane mantarı ürettik ve üretmeye devam edeceğiz.

DÜZGÜN: Mantarın kapalı alanlarda üretildiğini söylediniz mantar üretimi için nasıl bir kapalı alan gerekir?

KARADUMAN: Beyaz şapkalı mantarı en fazla ürettiğimiz için beyaz mantar yetiştirme tekniklerinden kısaca bahsedeceğim. Öncelikle hijyen çok önemli.

Beyaz şapkalı mantar için kapalı bir alana ihtiyacımız var. Biz ekonomik kazancı çiftçimize hissettirmek için yıllık 8-10 ton üretim kapasiteli alanları tavsiye edeceğiz. Yıllık 8-10 tonluk bir mantar üretimi için eni 5,5-8 metre, Boyu 8-12 metre olan tavan yüksekliği 3-4 metre olan başlangıçta inşaat yatırım maliyetini düşürebilmemiz için çiftçilerimizin elinde atıl vaziyette ve uygun ölçülerde olan depo, samanlık, kümes gibi yerlerde üretime başlayabileceklerini söyleyebiliriz. Kullanılmayan alanlarımızda bu şekilde değerlendirilecektir. Mantar evlerini ikametimize yakın olması kontrol açısından da çok önemli.

DÜZGÜN: Cennet Hanım siz de böyle bir alanla mı başladınız? Başlangıçtan bu yana hayatınızda neler değişti?

USLU: Evet, küçük bir alanla başladım. Atıl, kullanılmayan bir ahırımız vardı. O kadar atıl bir yerdi ki 'burada hiçbir şey yetişmez' dediler. Ama şuan bambaşka bir yer haline dönüştü. İlk etapta 100 metrekare bir alanımız vardı 50 metrekaresini faaliyete geçirdik. 7 ton ile başladık şuan 12-13 tona kadar yaklaştık. Bizim şuan en büyük sıkıntımız devamlılık yani ben 13 ton mantar üretiyorum ama talep çok daha fazla müşterim benden 5 kasa mantar istiyorsa ben ancak 1 kasa verebiliyorum. Kapasitemizi çok daha üst sıralara taşımalıyız. Ama tabi bu imkanlar dahilinde olan bir şey bizde destekleri bekliyoruz.

DÜZGÜN: Böyle bir alanda Samsunlu mantar üreticisi ne kadar kazanıyor?

8 enx8 boyx3,5 metre tavan yüksekliği olan 64 m2 kapalı bir alanda aylık 2 asgari ücretli kadar net bir gelirimiz olmaktadır. Girişimcilerimiz kırsal alanlarda elindeki bu alanlarda yetiştiriciliği öğrendikten sonra üretim kapasitesini artıracaklarına inanıyor bu işe başlayıp öğrendikten sonra kapasitesini ve üretim alanlarını artırmayan hiçbir çiftçi öğrencim olmamıştır. Birçok tarımsal üretimden karlı olduğu nettir. Müthiş bir alternatif kazanç kaynağıdır.

DÜZGÜN: Mantar evinde hangi alet ve makineler kullanılmaktadır?

KARADUMAN: Uygun ekonomik bir alana sahip olan çiftçimiz için odanın her tarafını yalıtım malzemesiyle ki biz bunun için strafor köpük malzemesi kullanıyoruz, kaplıyoruz. Yalıtım işlemini tamamladığımız odamıza mantarlara yatak görevi olan demir profil ve malzemeden imal ettiğimiz 1,5 metre eninde 2,20 boyunda 4 katlı ranzalarımı yerleştiriyoruz. Mantarımızın sıcaklık isteğini karşılamak için; Odamıza ısıtma ve soğutma görevini yerine getireceğimiz bu amaçla en uygun olanı kanal tipi klimamızı yerleştiriyoruz. Mantarın bazı dönemlerindeki oksijen ihtiyacını karşılamak için bu amaçla odamızın dışına dışarıdan temiz oksijeni vermek düşüncesiyle fanımızı ve aparatlarını odaya yerleştiriyoruz. Mantarın su ihtiyacını karşılamak için sulama sistemini kurarak Mantar evini bu şekilde kurmuş oluyoruz. Hali hazırda elimizde bulunan uygun ekonomik bir alanda 64 m2 10 tonluk bir üretim için bu işler için 12.000-14.000 TL bir harcamayla odamız artık üretime hazır olmuş oluyor.

DÜZGÜN: Üretim kaç günde gerçekleşiyor?

KARADUMAN: Mantarda bir üretim sezonu ortalama 3 aydır. Yılda aynı alanda 4 üretim sezonu yaşıyoruz. Yani yıllık 10 ton mantarı biz 3 aylık dönemler halinde 4 üretim sezonunda elde ediyoruz.

DÜZGÜN: Bitkileri biz fide ve tohumla üretiyoruz mantarı hangi materyalde üretiyoruz?

USLU: Mantarı üretildiği ortama KOMPOST diyoruz tohumuna ise MİSEL diyoruz.

DÜZGÜN: Kompost nedir?

KARADUMAN: Kompost: Mantarın beslendiği, büyüdüğü, tutunduğu içerisinde Saman, kepek, bazen at gübresi ve farklı gübrelerin, az miktarda alçı ve kirecin olduğu mantarın tohumunun ekili olduğu ortalama 18 günde özel ortamlarda hazırlanan 35cm eninde 50 cm boyunda 15 cm kalınlığında,15 kg ağılığında sıkıştırılmış preslenmiş paketler halinde bulunan üründür. Bunları özel fabrikalardan satın alarak odamızdaki ranzalarımıza yerleştiriyoruz.

DÜZGÜN: Mantarın üretim aşaması nasıl ilerliyor? Bu aşamada neler var?

KARADUMAN: 1.gün mantar evimizdeki ranzalara kompostumuzu yerleştiriyoruz. Daha sonraki günlerde Beyaz şapkalı ve Kestane mantarının ihtiyacı olan Toprak, Su, Nem, Oksijen Karbondioksiti sağlayarak 38.günden itibaren hasada girerek geri kalan 50 günün değişik zamanlarında 3 defada hasat ederek 3 aylık üretimi tamamlıyoruz. İstiridye mantarının istekleri ise Su, Nem, Sıcaklık, Oksijen ve Hasat dönemlerinde 12 saat Florasan Işığı beyazdan farklı olarak toprak istemiyor fakat ışık istiyor. Beyaz mantar ışık istemiyor. 3.ayın sonunda tekrar odamızda kompostumuzu yenileyerek bu şekilde yılda 4 defa kompostumuzu değiştirip yıllık üretimimizi bitiriyoruz.

DÜZGÜN: Üretim dönemi 90 gün dediniz bu 90 günde kaç gün yoğun çalışıyoruz?

KARADUMAN: Hasat dönemlerinde toplamda 20 gün günde 8 saat yoğun diğer 70 günde 1 saat sadece isteklerini yerine getirmek için mantar evine giriyoruz. Örneğin Cennet, 2 bebeğine de bakabilip bu üretimi gerçekleştirebiliyor.

DÜZGÜN: Cennet Hanım yakın çevrenizle mantar üreticisi olma düşüncenizi paylaştığınızda nasıl tepkiler aldınız?

USLU: Önceleri yakın çevrem şaşırdı ve nasıl olur diye sormaya başladılar. Endişeleri vardı. Zarar edeceğimi düşündüler. Hatta annem bile zarar edersin dedi. 'daha garantili bir işte çalışsan daha iyi olur' gibi düşüncelerini ilettiler. Ama şuanda annem, eşim, abi ve bütün yakın çevrem beni destekliyor.

DÜZGÜN: Tekrar hasat konusuna dönecek olursak hasadın bir özelliği var mı?

KARADUMAN: Hasat dönemi en yoğun dönem. Bu döneme flaş diyoruz. Hasadı aynı ampul takar gibi yapıyoruz. Hassas bir ürün olduğu için dikkatli olmak gerekiyor. Ancak alışınca zor olmuyor.

DÜZGÜN: Mantarın boyutlarını isteğinize göre ayarlayabiliyor musunuz?

KARADUMAN: Isı ve neme göre mantarın büyük ya da küçük olmasına karar verebiliyoruz. Konservelik veya turşuluk olarak ayarlayabiliyoruz. Her şey bizim kontrolümüzde.

DÜZGÜN: Cennet Hanım ilk hasadınızı anlatır mısınız biraz neler hissetmiştiniz?

USLU: O kadar çok mantar çıktı ki çok şaşırmıştım. O manzarayı görünce bütün endişelerim gitti. Çok mutlu oldum. Doğru bir iş yaptığımı anladım. Tepkilerde takdire dönüştü. Emeğinizin karşılığını almak çok güzel bir duygu ve bunu yaşıyoruz.

DÜZGÜN: Üreticilere mantar üretimi için ne gibi destekler veriliyor?

KARADUMAN: Öncelikle bu işin her aşama uygulamasını çiftçimize öğretiyoruz. Geçen hafta Halk eğitim müdürlüğü ile 75 kişilik yeni üretici adayını bizzat eğittim. Kursa katılan bazı kardeşlerim mantarhane kurmaya başladılar. Eğitim desteği yanında bakanlığımız ilk defa bu yıl halkımız daha fazla mantar tüketsin üreticimiz daha fazla üretsin diye inşaat da dahil tüm yapım masraflarının %65 ini hibe olarak destekliyor.

Yani şöyle diyelim siz 10 tonluk 10 adet mantar evi kuracaksınız nerdeyse 7 mantar evi devletten hediye olacak 1 yapana 1 bedava gibi bir şey bu. Bundan güzel destek olmaz diye düşünüyorum. Yine ekonomik durumu zayıf üreticilerimize kaymakamlıklarımız 15.000TL ilk mantar evi yapımı için malzeme desteği veriyor. Büyükşehir belediye başkanlığımız Mantar evinin eksiklerini tamamlamaktadır. Mantar Üreticilerimize malzeme desteği vermektedir. Kendilerine teşekkür ediyorum.

DÜZGÜN: Biz de size teşekkür ederiz.