Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) ve CEO Event tarafından, Ekonomi Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Tanıtım Fonu destekleriyle düzenlenen 'IFTV - Uluslararası İstanbul Film ve Televizyon Forum ve Fuarına katıldı. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen programa, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, RTÜK Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, RATEM Başkanı Yusuf Gürsoy ve davetliler katıldı.

'Türkiye'de televizyonun sihirli gücü 15 Temmuz gecesi görüldü'
Forumda bir açılış konuşması gerçekleştiren Işık, film ve televizyonunun hemen hemen hayatımızın her alanını kapsadığını belirtti. Işık, 'Eğlenceden spora, kültürden sanata hatta savaşa kadar pek çok alan artık film ve televizyonun alanı dışında düşünülemiyor. Bundan 50-100 yıl önce hayal dahi edilemeyecek pek çok konu artık günümüzde televizyon ve sinema sayesinde mümkün hale geldi. Biz 1. ve 2. Körfez savaşlarını canlı yayınla izledik. En son 15 Temmuz darbe girişimini bizzat an be an canlı yayınla televizyonlar aracılığıyla izledik. Milli Savunma Bakanı olarak bir taraftan gözüm televizyonda ne oluyor ne bitiyor diğer taraftan da bu hain darbe girişimini nasıl engelleriz onun gayreti içerisindeydik. Televizyonun sihirli gücü aslında Türkiye'de 15 Temmuz gecesi görüldü. Bir gazeteci Cumhurbaşkanımızla cep telefonu bağlantısı yapması ve onu bütün televizyonların canlı yayınlaması sayesinde pek çok defa teşebbüs edilmiş ve başarılı olmuş bir darbe girişimi engellenmiş oldu' dedi.

'Türk dizileri 250 milyon dolarlık ihracat sağlıyor'
Başbakan Yardımcısı Işık, 'Türkiye'de 80'li yıllarda Brezilya dizilerini izleniyordu. Şimdi Türk dizileri sadece Türkiye'de değil, yakın coğrafya da ve 100'e yakın ülkede izleniyor. Bu üretim 250 milyon dolarlık bir ihracat sağlıyor. Bunu sadece ekonomik değerle ölçmek doğru değil. Bu Türk kültürünün, geleneğinin, ananesinin ve örfünün aslında bütün dünyaya tanıtımı noktasında paha biçilemez bir fırsat. Milyarlarca dolar verilerek yapılamayacak tanıtımı dizilerimiz sayesinde yapabilme imkanına kavuşuyoruz. Kültürel etkileşimi ve iletişimi aslında sizlerin aracılığıyla başarmış oluyoruz. Türkiye'nin ticaretinin gelişmesinde ve Türk ürünlerinin bütün dünyaya pazarlanmasında inanılmaz bir fırsat sunuyorsunuz. Bu aslında Türkiye'nin yumuşak gücü anlamına geliyor. Türkiye'nin bu kültürel zenginliğinin ihracatını yapan aslında sizlersiniz. İhracatçısınız. Bu alanın çok daha iyi değerlendirilmesi bundan sonrasına yönelik çok daha güçlü adımların atılması gerekir. Bir tek dizimiz yayınlandığı anda dünyada 1 milyardan fazla insanı televizyon ekranına çekiyor. Bu büyük bir başarıdır' ifadelerini kullandı.

'İçerik üretenlere destek devam edecek'
Hükümetin içerik üretenlere destek verdiğini ifade eden Başbakan Yardımcısı Işık, 'Bu destekler devam edecek. Film ve televizyon endüstrisinin propaganda gücü, ülke ve insanlığın hayrı için kullanılması gerekir. Dünya ve bölge barışı için evrensel değerlerin yaygınlaştırılması gerekiyor. Televizyonun propaganda gücünün hepimiz farkındayız. Son dönemde dünyada artan ırkçılık, İslamofobi, terör övücülüğü bunlar televizyonlar aracılığıyla adeta pompalanıyor. İslamofobi sadece Müslümanların sorunu değil. Bu insanlık sorunudur. Terör sadece terörden muzdarip olan ülkelerin sorunu değil. Terör bir insanlık sorunudur. İnsanlığa yönelen bu tehditlere karşı birlikte evrensel değerler çerçevesinde mücadele etmek hepimizin insanlık görevidir' şeklinde konuştu.

'PYD ve YPG'nin özgürlük savaşçısı olarak sunulmasına yönelik çalışmalar var'
Başbakan Yardımcısı Işık, 'Son dönemde PKK'nın Suriye uzantısı olan PYD ve YPG'yi özgürlük savaşçısı olarak sunulmalarına yönelik çalışmalar var. Daha önce aynı şekilde sözde Ermeni soykırımına yönelik pek çok dizinin yapıldığını biliyoruz. Burada sadece Türkiye'nin değil bütün insanlığın ortaya koyması gereken ortak tavrı, insani değerlere savaş açanlara karşı ortak bir duruş olması gerekiyor. Reyting uğruna dilin ve kültürün bozulmasına müsaade edilmemesi gerekiyor. Dilin ve kültürün bozulmasının olumsuz sonuçları olabilir' diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Işık: “PYD ve YPG’nin özgürlük savaşçısı olarak sunulmasına