Ziraat Türkiye Kupası maçını önemsiyoruz demişti maç öncesi Erhan ALTIN. Hafta sonu Elazığ maçında oynayan oyuncuları dinlendirip gençlerden ve yedeklerden oluşan bir takımla çıktı sahaya.
İlk kez izleme imkanı bulduğumuz Mustafa SEVGİ, Safa SERBEST, Mücahit CEYLAN gibi isimlerle başladı maça. Kemal Sabri BAYRAKTAR ve Kaleci Hasan Hüseyin gibi gençler de yer bulmuşlardı kendilerine. Ercan, Tuna, Recep NİYAZ, Talha ve Adiloviç gibi daha önceki maçlarda süre alan oyuncularda 11 deydi.
İlk yarıya baktığımızda koşan, arzulayan, diri bir takım görüntüsü vardı sahada. İlk kez birlikte oynamanın verdiği acemilik belli oluyordu. Adeta akordu bozuk orkestra gibiydik. Olması gereken organizasyonu yansıtamadık sahaya. Topa daha çok sakip olan taraf bizdik belki ama golü bulabileceğimiz pozisyonları üretemedik. Bunda her iki kanatta oynayan Kemal Sabri ve Talha MAYHOŞ un etkisiz kalması önemliydi. İki futbolcu da oldukça güçsüz ve etkisiz göründü. Nitekim ikinci yarıya Kemal Sabri nin yerine Umar la başladı Erhan ALTIN. Umar da ikinci yarıda kendisinden beklenen oyunu yansıtmaktan uzaktı. Tıpkı Elazığ maçındaki gibi... Yine ilk kez oynayan Mustafa SEVGİ nin uyum sorunu dikkat çekti. Ama uzun vadede takıma katkı yapacağı kesin. 90 dakikalık bölümde akılda kalan pozisyonlar ise maçın son bölümünde ofsayt nedeniyle verilmeyen gollerimiz. 120 dakika sahada kalan Adiloviç çok fazla etkili olamadı. Bunun nedeni Adiloviç in tek forvetli oyunlarda etkisiz kalması. Eğer Adiloviç ten verim alınacaksa; çift forvet oynanmalı ve Adiloviç 18 in içinde daha fazla topla buluşmalı. Bunu da maç içinde zaman zaman gördük. Penaltılarda genç kalecimiz Hasan Hüseyin in performansını ve konsantrasyonunu alkışlamak lazım.
Sonuç itibariyle atladığımız bu tur, kabus gibi günler geçiren Samsunspor da moral açısından olumlu bir etki yarattı. Elazığ maçında istifa diye bağıran tribünler futbolcuları maç sonunda tribüne çağırarak; lig maçları için onlara önemli bir moral vermiş oldu.