Bir yandan 'Dünya Ticaret Örgütü'nün gayretleri, bir yandan ise gelişmiş ülkelerin dayatmaları sonucu tek pazar haline gelen dünya ekonomisinde ürün ve hizmetlerin dolaşımı, büyük ölçüde serbestleşti. Ürünlerin ve hizmetlerin dolaşımı serbestleşirken; o ürünleri ve hizmetleri üreten insanların ise dolaşımı henüz serbestleşemedi!..

Garip bir durum gibi görünse de aslında kurulan sistemin tek taraflı değer transferinden ibaret olduğunu anlamak hiç de zor değil. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere doğru tek taraflı değer transferini gerçekleştirebilmek için kurulmuş bir sistem.

Ancak her sistemde olduğu gibi bu sistemde de öngörülemeyen, yaşandıkça ortaya çıkan sistem açıkları mevcut. Bu açıkların öngörülememesinden kaynaklı oluşan Muhteşem Fırtınalar sistem kurucusu gelişmiş ülkeleri de vurmaktadır.

Özellikle son bir yıldır dünya ekonomisindeki olumsuz gelişmeler, enerji kaynaklarının kontrolü/paylaşımına yönelik verilmekte olan mücadeleler oluşmakta olan 'Muhteşem Fırtına'nın habercisi gibi.

Enerji fiyatlarındaki eşine ender rastlanılan gevşemeler, emtia fiyatlarındaki gerilemeler, artan tansiyon ve finansman maliyetlerindeki yükselmeler çarkların arasına bir şeylerin sıkıştığı izlenimini oluşturuyor.

Dünya genelinde gelir paylaşımındaki adaletsizliğin zirve yaptığı bugünlerde; gelişmişlerin sistemi sürdürebilmek adına arayışlarını görmemek mümkün değil.

Çok çabuk tüketen, çok çabuk borçlanabilen ve sürdürülebilirliği düşünmeyen anlayışın hakim kılındığı insanlarımızdan oluşan tüketim ekonomisinin mevcut anlayışla sürdürülebilirliğinin mümkün olamayacağını gelişmişler fark etmiş gibi görünüyor.

Şu an için gelişmişlerin yoğunlaşmış olduğu değer transferi, petrol üretici ülkelerin üzerinden gelişmişlere gerçekleştirilen transfer operasyonu. Talebin çok üzerinde kurgulanan arz ile görülmemiş bir fiyat düşüşü ile başlayan transfer, üretici ülkelerin büyük bölümünün yer aldığı coğrafyada çıkarılan savaşlar, huzursuzluklar ile silah endüstrisi üzerinden devam ediyor.

Kim bunlar diye sorarsanız eğer , Uğur MUMCU'yu , Gaffar OKKAN'ı , Eşref BİTLİS'i katledenlerdir derim size.

Çok çalışmalıyız, bilimin ve aklın ışığında değerli okurlar.

Sağlıcakla