Geçmiştekilere değil,
son 15 günde olanlara
bakalım...
Daha geçenlerde,
"canına tak eden"
bir büfeci,
kendisinden
zorla bedava içki almak isteyen
bir gençle tartışmış,
olay kavgaya dönüşünce; büfeci
o kişiyi ayaklarından vurmuştu...
Büfeci şimdi hapiste...
Esas sıkıntı,
bundan sonra
başlıyor ya...
Çoluk çocuğa ve cezaevinde
yatana para lazım!..
Üniversitede okuyan
büfecinin
oğlu, okula gitmek yerine
işyerinde çalışmak zorunda
kalmış!..
Durup dururken,
başa gelen işe bak!..
"Keşke o içkiyi verseydi"
diyesi geliyor insanın
ama durum hiç de öyle değil...
Önceki gece de yine
aşırı alkollü
biri, ikinci kez içki
almaya
gelince
çıkan tartışmada
bir büfeciyi
öldürdü...
Her iki olay da
İlkadım İlçesi'ndeydi...
En küçük ayrıntıyı atlamayan
ve titiz çalışmalarla faili meçhul dosyası bulunmayan
Samsun polisi,
o şüpheliyi hemen buldu,
adalete teslim etti...
Mesele bu değil elbette...
Mesele, ekmeğinin peşinde koşan
bu insanların
çektikleridir...
Büfecilerden
biri genç yaşta hayatını kaybetti,
diğerinin de hayatı karardı...
Aileleri de perişan oldu...
"Keşke o içkiyi verseydi"
diyesi geliyor insanın ama durum
hiç de öyle değil...
Sabahtan akşama
binbir sıkıntıyla kazanılan
o parayı, haksız bir biçimde
birine gönül rızasız vermenin
ne demek olduğunu
bilmeden konuşmak kolay!..
O içki verilseydi,
başları belaya girmezdi ama
"Yol" olurdu...
Büfe bu adamlara çalışırdı...
Dün taksicilerin
can güvenliği sorunu vardı,
bugün de büfecilerin!..
Üç kuruş kazanmak için
hem sarhoş kahrı çekmek
hem de ölüm korkusu yaşamak
ne zor!..
Madalyonun öbür yüzünde de
alkolün esiri olmuş
gençler var!..
Bu da ayrı bir dert!..