O, sıra dışı bir girişimci.

Aileden gelen üretim kültürü, buna uyumlu olarak aldığı mesleki eğitim ve beraberinde gelen üst düzey özgüven.

Araştırmacı yanı, pes etmeyen mücadele isteği, ülkemizde birçok üretilemeyen ürünün üretim hazzını ona tattırmış.

Aslında onu hepimiz yakından tanıyoruz. Kardeşiyle yaptığı uçağı vergi tahakkuk ettirilince, İlkadım Anıtı'nda yakmaya kalkan, evinden işine paramotorla giderken enerji hatlarına takılınca itfaiyeden yardım isteyen, ülkemizde ilk kez Otomotiv Test Ekipmanları üreten dediğimde anlayacaksınız.

Her girişimci gibi, izole bir ortamda tasarımlar yapabilmek, gelişime uygun bir fiziki alan yaratabilmek için yeni işyerini yapıyordu. Hafta sonu yoğun tempoya rağmen bir fırsat yaratıp uğradım yeni işyerine. 1.500 m2 açık alan 1.500m2 kapalı alanlı yapılan işyerinin tasarımından imalatına kadar kendi ilgilenmiş. Bitme aşamasında olan işyerine beklemeden taşınmış. Malum, Samsun'da üretim konusunda altyapısı tamamlanmış sanayi parsellerinin kıt oluşunun girişimcilere yansımasını biliyorsunuz. 3 milyon TL harcamış bugüne kadar yeni işyerine.

Dertleştik. Ekonomiden sosyal hayata kadar uzanan sohbetten sonra sordum ona. 'Türkiye ve Avrupa Birliği Üye Ülkeleri için patentini aldığı Robotro'da hangi aşamada olduğunu'. Ürün Belgelendirme süreci devam eden Robotro'nun LVD test aşamasında olduğu, testlerin yılsonuna kadar tamamlanmasından sonra satışa hazır hale geleceğini söyledi.

Robotro; tasarımı Makine Mühendisi Hakan Kahvecioğlu'na ait olan , ortopedi doktorlarının ameliyatlarda kullanacağı bir robot. Dünyada ilk olacak Robotro ürün grubu bakımından ileri teknoloji sınıfında.(İhracatımızın sadece yüzde 3'ü ileri teknoloji ürünlerinden oluşuyor) Gerçi ürettiği başta Almanya olmak üzere birçok ülkeye ve yurt içine yönelik ürettiği otomotiv test ekipmanları da ileri teknoloji sınıfında ama Robotro dünyada ilk olacağından önemli.

Neden bu hafta Hakan'ı yazdığıma gelince: Robotro'nun üretim aşamasında Kuvvet Sensörü'ne ihtiyaç duyulur. Amerika başta olmak üzere Japonya ve Çin'de bulunan sensör üreticileri ile iletişime geçilir. Fakat Hakan istediği sensörü bir türlü bulamaz. Bunun üzerine istediği sensörün tasarımını yapar ve üretir. Bununla da yetinmeyip ürettiği sensörün patentini alabilmek için müracaat eder.Uzmanların 21. yüzyılın en çok işlem hacmi olacak donanımlar arasında gösterdiği İleri teknoloji sınıfındaki sensörü tasarlayıp üretebilen girişimcimiz Hakan Kahvecioğlu bir yazıdan daha fazlasını hak ediyor aslında.

İnovasyonu içselleştirerek, bir yaşam biçimi haline getirmiş.

Umarım böyle girişimcilerimizin sayısı artar, katma değeri yüksek ürünler üreterek refah seviyemiz yükselir değerli okurlar.

Sağlıcakla