Cumhuriyet Başsavcılığı
Basın Suçları Cumhuriyet Savcısı
Yakup Aydın'ın,
AK Parti İl Başkanlığı'nın
dilekçeli başvurusu üzerine
verdiği yazılı cevabın
basına yansımasından
sonra, Cumhuriyet Başsavcılığı
Medya İletişim Bürosu
tarafından
gönderilen açıklamayı
büyük bir dikkatle
okudum...
İlk bakışta kafaları
karıştıran her iki
açıklamada da
Büyükşehir Belediye Başkanı
Yılmaz'ın
"Paralel Devlet Yapılanması"
iddiasıyla ifadesinin alınmadığı
net biçimde ortada...
Ancak, ikinci açıklamanın
dikkat çekici 7. paragrafında,
"İhale yolsuzluğu, imar kanununa muhalefet, görevi kötüye kullanma, rüşvet ve yolsuzlukla mücadele ile paralel devlet yapılanması gibi suçların soruşturulması, konunun uzmanları tarafından da bilindiği üzere ilgili soruşturma başladıktan sonra suç ve sorumluluğun hangi kamu görevlisine yansıyacağı, hangi usul ve yasa kapsamında yapılacağı, bir prosedür ve sürece tabidir. Özel soruşturma usulüne tabi olan kişilerin ifadelerinin alınması da bu süreç içinde yürütülmektedir" ifadeleri,
kamu görevlilerinin yargılanma süreçlerini
hatırlatıyor...
Zaten Cumhuriyet Başsavcısı Erol Tosun da
5 Mayıs 2015 ve 13 Şubat 2016 tarihli Sabah gazetelerinde
yayımlanan haberin suç duyurusu kabul edilip,
soruşturma yürütüldüğünü
münasip bir dille anlatıyor...
Yani, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz'ın
bu dava dosyasına dahil olabilmesi için
İçişleri Bakanlığı'ndan
izin çıkması gerekiyor...
Hal böyle olunca da
Yusuf Ziya Yılmaz'ın
iddialarla ilgili olarak
sorguya tabi tutulduğu
haberi gerçeği
yansıtmıyor...
Böylelikle, Basın Suçları Cumhuriyet Savcısı
Yakup Aydın'ın, AK Parti'nin başvurusu üzerine
verdiği cevap da
daha net anlaşılmış oluyor:
" Paralel Devlet Yapılanması
iddiasıyla Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'la ilgili olarak
açılmış bir soruşturma bulunmuyor."
AK Parti, sadece Yılmaz hakkında
bir soruşturma olup olmadığını
sormuştu...
Genel anlamda, "Paralel yapı" ile
ilgili soruşturma olup olmadığı
bilgisini isteseydi;
Cumhuriyet Başsavcısı Erol Tosun'un
belirttiği gibi soruşturmanın içeriği ve safahatı hakkında
bilgi verilmeyecekti...
Belki yeterince anlatamamış olabilirim...
Bir kere daha tekrar edeyim:
Yılmaz, bırakın 6 saati
6 dakika bile sorgulanmadı...
Başkan Yılmaz'ın "dokunulmazlığı" yok elbette...
Ancak, açıklamada ifade edilen
suçlarla ilgili olarak kamu görevlilerinin
soruşturmaya tabi tutulmalarının
yasal çerçevesi var...
Başsavcılık, resmi yazıyla izin ister;
"sorgulanabilir" onayı çıkmadığında
şimdilik o iş orada biter!..
Yani, uzun lafın kısası budur!..