(Sanatçılarla Asfaltta Giderken)

Otobüse biniyorum.

En arkadaki koltuğa oturuyorum.

Cebimden bendenize gönderilen davetiyeyi çıkarıp okuyorum:

'Sayın Ersin ERGE

İlçemizin ve ülkemizin en önemli Hiciv üstatlarından, hemşehrimiz merhum Neyzen Tevfik Kolaylı adına 5.sini tertiplediğimiz Uluslararası Şiir – Sanat Şölenini onurlandırmanızdan mutluluk duyarız.'

Halis Arslan (Bafra Kaymakamı)

Zihni Şahin (Bafra Belediye Başkanı)

Namık Anarat (Bafra Musiki Cemiyeti Başkanı)'

***

Davetiyede 'şiir-sanat şöleni' deniyor!

Şiirin şöleni mi olurdu yoksa dinletisi mi?

Sadece halk ozanlarını kapsasa, şenliği veya şöleni denirdi!

Oysa şiir de sanatın içinde olduğu için 'Neyzen Tevfik Uluslararası Sanat Şöleni' demek en uygunu olabilirdi.

Çünkü uluslararası şiir etkinliğinde başka sanat aktiviteleri de olduğu için, bu şekilde adlandırmak daha niteliklidir.

Sanat şölenleri bir ilin, bir ilçenin tanıtımını yapan en güzel aktivitelerdir.

Bütçe olarak da en uygunudur.

Ve de çok anlamlıdır.

***

Davetiye broşüründe 15 ülkenin adı yazıyor.

Bu ülkeler: Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kazakistan, Hindistan, Mısır, Azerbaycan, Makedonya, İran, Suriye, Türkmenistan, Kırgızistan, Yunanistan ve Özbekistan.

Ne güzel.

Temennim bu sayı her yıl artar.

***

Neyzen Tevfik Uluslararası Sanat Şöleni'nin broşüründe, ortaya emeklerini, yüreklerini koyan güzel insanlar var.

Kimler mi?

Namık Anarat, Dr. İlyas Yurtseven, Mustafa Kurt, Cemile Çelebi, Nuran Güngör, Yunus Sayım, Gonca Vural, Fatma Hatun ESEN (Şiir Kulübü Başkanı) Dr. Naci Şen, Ünal Kar, Alişer Davidov, Sevil Piriyeca, İdris Anarat, Sema Kulengir Erdal, Celal Karaca, Erol Tufan, Seda Haykır, Kevser Küçük, Nuh Ak, Büşra Aksu, Kamil Dikmen, Derya Kırbaş ve Oktay Zerrin.

Hepsi de sanatta, kültürde üretkenlikleri olan; maddi manevi katkılar sağlayan, mazbut, muteber ve naif insanlar…

Ne güzel.

Temennim bu sayı akademik çalışmalarla kucaklaşarak her yıl çoğalır.

***

Otobüste telefonum çalıyor.

Mozart'ın 'Türk Marşı' dinleniyor…

Şairler yazarlar bu müziği alkışlıyor…

-Efendim.

Arayan Hüseyin Cezairli.

Tiyatronun duayeni.

Sadece tiyatronun mu?

Elbette değil!

Havacılığın, müziğin…

'Hocam nerede kaldınız?' diyor.

'Yoldayız.' diyorum.

'Bekliyoruz hocam.' diyor.

***

Otobüsümüz asfalt yolda ilerliyor…

Birden şantiyede çalıştığım günler aklıma geliyor.

Zira, Bafra yolunun asfaltlanmasını yıllar önce Ankara'nın vergi roket meni Cemil Özgür' ün firması ile yapmıştık.

Şimdi yaptığımız asfaltın üzerinde gitmenin keyfini yaşıyorduk…

İçimdense siyah – beyaz kartal gibi süzülen şiir dizelerim dolaşıyor:

-Tarih güçle dalga geçiyor-

Otobüsümüz Bafra İlçesi'ne giriyor.