KYK (Kredi ve Yurtlar Kurumu) Gençlik ve Spor Bakanlığı'na bağlı. Başında da genç ve dinamizminin doruğunda Sayın Akif Çağatay Kılıç var. Toplantıdan toplantıya koşuşturuyor. Başarılı çalışmalarının sonuç vermesini diliyorum. Kendisini 2011 seçimlerinde 5.sıra adayıyken Samsun'da yakından tanıma imkanım oldu. Olaylara bakışını ve ileri ülkelerde demlenen yöneticilik birikimini halk arasında birlikte gezerken fark etmiştim. Bakan olunca özel kalemlerin gereksiz ziyaretlerle meşgul edilmesi yerine sürekli koşturarak iş üreteceğini, bunun için de etkin bir yönetim sistemi kurabileceğini düşünürdüm hep. Kamuoyundan gelen yorumların etkisiyle kendisine bağlı yönetim ağındaki danışman ve birim yetkililerine ulaştım. Onlardan çeşitli bilgiler edindim önce. Sonra da sivil toplum kuruluşlarından ve iktidar partisinin teşkilatlarına da yanılan dertlerden derlediğim bilgiler ışığında ülkemizin acı gerçeği yurt sorununu paylaştım kendileriyle. Sağ olsunlar ilgi gösterdiler. Halkta biriken şu dert ve çözümü sundum:
'Özel yurtlar iline göre 600-1000 TL. arasında. Çocuk okutan ailelerin çoğuna diğer masrafların yanında bu ek bir yük getiriyor. Yurt sorunu yüzünden birçok Anadolu çocuğu, taraftar toplayarak güç oluşturmak böylece çeşitli maddî manevî çıkarlar sağlamak isteyen tarikat ve örgütlerin yardım tuzağına düştü, düşüyor. Devlet yurt talebinin tamamına cevap veremiyorsa ki öyle anlaşılıyor; elindeki yurtları da özel sektöre devretsin, buradan elde edeceği gelirle belirlediği yurt işletim standartlarının ücretlerine destek olsun. Vatandaş da yurt ücretlerini bankalar eliyle belli bir havuza yatırsın. Yurt işletmeleri de bu havuzdan paylarını alsınlar. Böylece yurtlar haksız kar getiren kurum olmaktan çıkarılabilir pekala. Sürekli olarak devlet yurduna yerleşmek isteyenlerin talep baskısı altında kalmaya ne gerek var?'
Çok kısa özetlediğim bu açıklama ve çözüm önerisi karşısında aldığım özet cevap da şu oldu:
'Yurt sorununu tümüyle çözmek için aşırı gayret ve çaba içindeyiz. Geçmişle kıyas edilemeyecek noktadayız. Bu yıl 383 bin başvuru var. Yılbaşına kadar 300 bini mutlaka bir yurda yerleştireceğiz. Yerleştirmede kimsenin özel bir kontenjanı veya herhangi bir kayırma-torpil olmayacak. Sıralama standardı belirledik: Çeşitli yönetim birimleri(sgk, vergi idareleri vb…) ile iletişim halindeyiz. Böylece ailelerin geçim durumunu belirliyoruz. Öğrenci başarılarını da göz önüne alıyoruz. Bu bilgiler ışığında da adaletli bir sıralama yapıyoruz. Buna göre ekonomik durumu en az iyi olan en başarılı öğrenci en üste geliyor. Bu standarda göre açıkta kalan 83 bin öğrencinin özel yurt veya ev kirasını karşılayabileceği kanısındayız.'
Açıklama doğruysa ki doğru olduğuna inanıyorum, bize dert yanan herkesin rahat olması lazım. Teşkilatlara ve nüfuz sahibi olduğuna inandığınız bazı kişilere minnet edip baskı yapmanıza hiç gerek yok. Ekonomik durumu iyi olanların da ille de devlet yurdu dememesi lazım. Gerçek ihtiyaç sahiplerinin önünü açmalıyız milletçe.
Sayın Bakanın yönetimindeki yetkili ekibin ehil insanlar olduğu kanaati oluştu bende. Çok kısa zamanda da açıkta öğrenci bırakmayacak bir yönetim ve işletim sistemi kurabileceklerine inancım tam. Kendilerine zihin açıklığı ve kolaylıklar dileyelim.