İdareci olup 'ben Samsunsporluyum ikinci bir takımım yoktur, olamaz da' demek ya da diyebilmek...
OMÜ Genel Sekreteri Doç. Dr. Menderes Kabadayı Diş Hekimi Fakülkesi personeliyle biraraya geldi.
Yaptığı konuşmada 15 Temmuz olaylarından sonra birlik beraberliğe çok ihtiyaç olduğuna değinerek, "Üniversite olarak, biz bir aileyiz, burada da birlik beraberlik içerisinde olmalıyız. Unvanım doçent olabilir, hepimiz insanız ben de sizlerden biriyim, Kırmızı-Beyaz renklerin aşığıyım, Samsunluyum, Samsunsporluyum, hayatta ikinci bir takımım olmadı. Veri personeli kıyafetlerinin de Tıp Fakültesi'nde olduğu gibi Kırmızı-Beyaz olmasını istiyorum çünkü bize yakışan da budur" dedi.
Evet hocamızın böylesi düşünceleri, açıkçası beni bir Samsunsporlu olarak hem mutlu etti hem de duygulandırdı. Oturup makamına sadece işine odaklanabilirdi. Şehrimizin kurumlarında, şehrimizin markasını ön planda tutmak, yediden yetmişe Samsunspor'un farkındalığını yaratmak.
Ayrıca üniversitemiz içerisinde yoğun ve titizlikle yürüttükleri çalışmalardan dolayı Rektörümüz Prf. Dr. Sait Bilgiç ve ekibini tebrik ediyorum. İşleri çok da kolay değil, 15 Temmuz sürecinden sonra vatan hainlerine karşı verdikleri mücadeleyle birlikte üniversitemiz içerisindeki çalışmalarına zor da olsa biraz fazla mesai harcayarak hizmetlerini sürdürüyorlar. Rabbim yar ve yardımcıları olsun.
Samsunsporumuza gelince...
On bir puanla devreyi bitiren camiamızın ikinci devre maçları daha zorlu ve çetin geçecek. Yapılan transferler kağıt üzerindeki isimlere bakıldığında iyi transferler. Ama bunun bir de uyum süreci var. Şimdi top Osman Özköylü'de. Bu saatten sonra taraftar olumsuzluk kabul etmez. Satranç takımı Özköylü'nün eline verildi, dama taşlarını taktiksel anlamda yerinde ve zamanında kullanacak kişi kendisidir.
Ama şunu da söylemekte fayda var, Samsunspor'un önünde bir enkaz yığını olan eski futbolcu alacakları ödenip transfer yasağını kaldıran yönetimi de kutlamak lazım. Mevcut oyuncu ödemelerini de katarsak, adeta zorun üstesinden geldiler. Gençlik ve Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç başta olmak üzere, kulüp başkanımız Erkut Tutu'yu da ciddi sağlık problemleri olmasına rağmen verdikleri mücadeleden dolayı kendilerini ve emeği geçenleri kutluyoruz.
Evet bugün 20 Ocak, Türk futbol tarihine en acı ve kara gün olarak yazılmıştır. 20 Ocak 1989'da yaşadığımız kara haberi, TRT soğuk kış gününde sıcak haber olarak duyururken, ülkemiz yasa boğuldu, Samsun'da gözyaşları sel oldu. Evet yaşananlar, dün gibi hafızamızda, acısı halen yüreklerimizde. O gün hayatını kaybeden futbol şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Rabbim hiçbir camiaya böylesi bir acı yaşatmasın, renklerine üçüncü renk olan siyahı eklettirmesin...