Maç başlamadan önce kadroya baktığımızda geçen hafta sahaya sürdüğü on birle oyuna başlarken, tek fark Adiloviç'in yedek, Kevin Brands'ın sürpriz bir şekilde on sekiz dışında kalmasına şaşırdım.
Doğru mudur bilemem ama Kevin Brands'ı küstürmememiz lazım. Forma şansı bulduğunda görevini yapıyor, o taraftarı taraftar onu seviyor.
İlk yarı dört net pozisyon bulduk. Deplasmanda ev sahibi gibi baskı kurduk. Futbol öyle garip ki, Altınordu ikinci yarıya daha iyi başlayıp, tam dengeyi sağladı derken kalesinde golü gördü.
Geldiği günden bugüne bir türlü istenileni veremeyen Göksu, bugün çok istekli ve başarılıydı. Attığı gol Samsunspor formasıyla ilk goldü. O da eski takımına nasip oldu.
Famoussa Kone ile ikinci golü bulunca Samsunspor, oyuna tamamen hakim oldu. Daha önce demiştim, skoru elde et ondan sonra yaptığın ayağa pas keyif versin. Dün akşam bu güzelliği izledik.
Hasan'ı çok zamandır bu kadar etkisiz görmedim. Osman Hoca ikinci yarıya Lumu ve Hasan'ı oyundan alıp, Kone'yi çizgiye çekerek Adiloviç ve Gökay'ı ikinci yarının başında alsaydı, maçı daha erken kopartabilirdik diye düşünüyorum.
Bu akşam takım olarak iyi oynadık, çok istedik ve kazandık. Rakipler henüz maçlarını oynamadı, ateş çemberinden göstermelikte olsa şimdilik çıktık. Hafta bitmeden, hafta sonuna stressiz ve sevinerek giriyoruz.
Camiada takımda taraftarda kopmalara taviz vermeden birlik beraberlik içerisinde bu işin üstesinden geleceğiz. Galibiyette emeği geçenlere gönülden teşekkür ederken, her zaman olduğu gibi tribünde sevdasının yanında olan büyük taraftarımızı ayakta alkışlıyor sizi bu alemde tek geçiyoruz diyerek sözlerimi tamamlıyorum...