n

n
n “Nefretin kök salması, tıpkı kötü ün gibidir, yok edilmesi zordur.”
n
n Nefret insanı kemirir, bitirir. Ruhumuzdaki, gönlümüzdeki sevgi pınarlarını kurutur. Sevgi ve kardeşlik duygularını öldürür; yok eder. Nefret, bulaşıcı bir hastalık gibidir. Bütün topluma yayıldığında tedavisi çok zordur. İlacı eczanelerde satılmıyor. Onun ilacı, toplumun vicdanında, gönlünde, adalet duygusundadır. Bu sebepten nefretten kendimizi uzak tutmalıyız. Hem bizim inanç sistemimizde, kültürümüzde nefrete yer yoktur.
n
n Dünyada olup bitenlere baktığımızda savaşları çıkaranlar, toplumlara kin ve nefret tohumları ekenler, hep başkalarıdır. Böl, parçala, yönet metodunu yıllardır uyguluyorlar. Çünkü birlikte, dirlikte güçlü olmak var. Kale gibi durmak var. Bölünmede ise toprağın suda erimesi gibi yok olma var. Hiç kimse ama hiç kimse milletimizin birliğini, dirliğini bozamaz. Oynanan oyun aynı. Bizim de içinde bulunduğumuz coğrafyada, askeri gücünüz yoksa siz bir hiçsiniz. Yani gücünüz kadar dış politikada yaptırım sahibi olursunuz. Yoksa aslanın pençesine düşmüş ceylan yavrusu durumuna düşeriz. Başkalarının merhametine kalırız.
n
n “Kendisini başkalarının kurtarmasını bekleyen kişiler, yalnızca kölelerdir.” Allah’a şükürler olsun ki tarihin hiçbir döneminde köleliği, esirliği kabul etmemişiz. Bu bizim milletimizin karakterinde yoktur. Bu özelliğimizi bilenler, bizi değerler bazında yıpratıp kutsal saydığımız simgeleri yok etmek istiyorlar.
n
n “İnsanları ikna edemezsen akıllarını karıştır.”
n
n Birbirimizi anlamaya, sevmeye ve öyle yaşamaya mecburuz. Bu kem gözleri yaşartsa da, milletimizin gönlünde sevgi ve barış çiçekleri açacaktır.
n
n
n
n
n
n
n