Şehrimiz Karadeniz'in Anadolu'ya açılan kapısı, en çok göç alan nüfusu hızla artan bölgenin metropol şehirlerinden biridir.
Bu şehirde yaşamak, Samsunlu olmak ya da ekmeğini bu şehirden kazanmak derken, bir de Samsunsporlu olmak hatta olabilmek.
Günün birinde bu şehirde yaşayan Samsunlu fakat Fenerbahçeli bir kardeşimle sohbet ediyoruz. Kendisine birkaç soru sordum.

Neden Samsunspor değil de Fenerbahçe?
Abi 'Fenerbahçe'yi tutuyorum, Samsunspor'u destekliyorum' dedi.
Baktım gözlerine ve sordum...
Tuttuğun takım olan Fenerbahçe'yi Kadıköy'de kaç kez izledin?
'Hep hayalim oldu ama hiç izleyemedim. En son burada Samsunspor'un 3-1 galip geldiği maçı izlemiştim' dedi.
Kendisine şunları söyledim...
Bak kardeşim, sadece ekranlardan izleyerek takım tutacak olsaydım, ben de sergilediği futbol keyif veriyor diye Barcelona'yı tutardım. Sen sevdanın ne demek olduğunu belki biliyorsundur ama sevdayı yaşamamışsındır.
Sen tuttuğun takımın tesislerini hiç gezdin mi? Sevdanın parçası olan futbolcu abilerini yakından görüp hiç onları yakından tanıma imkanı buldun mu?
Hayır...
Sen gönül verdiğin takımı tesislerden renktaşlarınla birlikte meşalelerle uğurladın mı?
Hayır...
Sen tuttuğun takımın tribününde gönül verdiğin arkadaşlarınla omuz omuza verip 'Sen çok yaşa canım feda olsun sana' diye bildin mi hiç?
Hayır...
Sen takımın gol attığında taraftarınla birlikte 'Goooooooool'diye haykırıp kendinden geçtin mi hiç?
Hayır...
Sen hiç takımın için tribünde gözyaşı dökerek 'İnadına seviyorum seni' diyebildin mi ?
Hayır...
Bütün bunları yaşayarak, şu sorduğum sorulara evet demek ister miydin?
'Tabi ki evet' dedi.
Kendisine passolig kartıyla ilgili yardımcı olup, bir Samsunspor atkısı ve forması temin ederek kendisini maraton tribününe davet ettim. Seve seve kabul etti.
Aradan iki yıl geçti; sayfasında paylaşımları olsun evinde kullandığı odası olsun tamamen Samsunspor içerikli. Ve tekrar sordum...
Samsunsporlu olmak nasıl bir duygu?
'Abi inan belki takımın en zor dönemi, belki beni çok üzüyor ama ben bu takımın Süper Lig'e yükseldiği günü, şampiyonluk yaşayışını, meşalelerle Çiftlik Caddesi'nin yanışını düşünürken hayal gücümde bile zorlanıyorum' dedi.

Bizler alttan gelen yeni nesilimize Samsun ve Samsunspor sevgisini anlatmak, aşılamak adına zaman zaman okullarda paneller düzenliyoruz. Ben buradan Samsun gençliğine ve yeni nesillerimize sesleniyorum. Göğsünde Ay-Yıldızı taşıyan Avrupa kupalarında ülkemizi temsil eden İstanbul kulüpleri, ya da bir başka kulüpleri ayırt etmeksizin milli duygularla gönülden destekliyoruz.
Peki tuttuğunuz takımı, kendi taraftarınızla birlikte tribünde omuz omuza destekleyemiyorsanız, maçlarını sadece şifreli kanallardan izleyerek mutlu olmaya çalışıyorsanız, O anlattığım arkadaşın verdiği hayır cevabını sizlerde de evete dönüşsün istiyorsanız, sizi ekmeğini yediğiniz, dostlarınızla caddelerini paylaştığınız, şehrimizin markası olan şanlı Samsunspor ailesine yani aramıza davet ediyoruz.
Evet İstanbul takımı tutanlar, birçoğunuz sadece televizyondan izlersiniz, ama bu aileye katılırsanız Samsunspor sevdasını içinde yaşarsınız. Haydi güzel Samsunumuzun delikanlı gençliği, zaten büyük Samsunspor taraftarı diye hitap ettiğimiz bu topluluğu çığ gibi daha da büyütmeye var mısınız?
Hep birlikte omuz omuza, hep birlikte şampiyonluğa koşmaya, bir gün Çiftlik Caddesi'nde meşaleler yakmaya var mıyız?