İnsanların yerleşik düzene geçmesi, birkaç bin senelik bir hikayedir. Lakin kentleşme denen olgu; nispeten yenidir, bugün bildiğimiz manada kentlerin ortaya çıkması 'Ortaçağ'a isabet eder.

Kentleşmenin bir vaka olarak karşımıza çıkmasıyla beraber, kırsaldan gelen tehditlere karşı güvenliğin sağlanması, mühim bir problem haline gelmiştir.

Uzakdoğu'da Çinliler, kentleri tek tek korumak yerine ülkelerini bir bütün olarak korumayı tercih etmişler ve Çin Seddi'ni inşa etmişlerdi.

Oysa Avrupa kıtası ve Ön Asya'da her kent, etrafına kendi savunma duvarlarını ördü. İngilizce, Almanca ya da kuzey Avrupa dillerinde 'kale' manasına gelen '-casstle, -borg, -burg' ekleriyle biten birçok modern şehir, adını surlarından almıştır.

Esasında bu durum, bizde de böyledir; '-hisar, -kale, -kesir' diye biten şehir isimlerimizin adları, bir zamanlar o kenti çevreleyen surlardan gelir.

Yeniçağla beraber artan nüfus ve kentsel doku ihtiyaçları, güvenlik endişelerinin boyut değiştirmesiyle birleşince; bilhassa Avrupa ülkelerinde kaleler eski önemlerini yitirdiler. Avrupa'da eski kale giriş çıkışları, 'şehir kapıları' adıyla tarihi bir hatıra haline geldi. Bizde ise, İstanbul'da örneğine rastladığımız Edirnekapı, Topkapı, Silivrikapı gibi semt isimlerine dönüştü.

Lakin Anadolu kentleri, cumhuriyetin ilk yıllarına kadar kalelerden pek dışarı çıkamadı. Zamanla kale duvarları yıkılıp kaybolsa bile kentlerin ticaret merkezleri eski kale surları ve çevresinde odaklanmaya devam etti.

Kentlerimizin geleneksel ticaret merkezleri ile kamu binalarını birbirine bağlayan ilk modern caddeleri, birçok yerde ana gelişme ekseni olarak hala korunmaktadır. Büyük şehirlerden Anadolu'ya gidenlerin biraz da küçümseyerek 'mecburiyet caddesi' adını verdikleri bu koridorlar, kent büyüdükçe biraz uzasa da genellikle varlığını ve kentsel aktivitenin odağı olma özelliğini sürdürmektedir.

Samsun'un İlk Mecburiyet Caddesi

Samsun'daki kentsel gelişimin yakın tarihi incelendiğinde benzer bir süreçle karşılaşıyoruz. Bugün neredeyse hiç iz kalmayan tarihi Samsun kalesinin çevrelediği alan, halihazırda ticaret merkezi hüviyetini yitirmemiştir. Cumhuriyet döneminde vilayet, adliye gibi kamu binalarının doğuya doğru uzanan 'Irmak Caddesi' üzerine yapılmasıyla beraber Samsun'da bir mecburiyet caddesi oluştu. Kamu binaları, lokantalar, doktor yazıhaneleri, mağazalar, bankalar, siyasi parti büroları, sinema salonları, eğlence yerleri, seyyar satıcılar, avukat büroları… Eski kalenin bulunduğu Saathane Meydanı, Unkapanı, Mecidiye gibi muhitleri doğuya doğru uzanan nispeten yeni Samsun'a bağlayan eksen üzerinde hepsi yerini aldı.

1950'lerden sonra kalıbını kıran Samsun, önce güneye açıldı. Kentsel aktivite Çiftlik Caddesi ve 1980'lerden itibaren açılan 100. Yıl Bulvarı'na kaydı. Bu arada şehirlerarası karayolu, deniz kıyısı boyunca gelişti. Şimdiki Atatürk Bulvarı, yakın zamana kadar Samsun'un hem kent içi ulaşımına hem de şehirlerarası trafiğine büyük fayda sağladı.

2000'li yıllara geldiğimizde; Samsun kent merkezinin doğu – batı yönünde önemli bir trafik sorunu yoktu. Atatürk Bulvarı – Cumhuriyet Caddesi – İstiklal (Çiftlik) Caddesi ve 100. Yıl Bulvarı bu ihtiyacı gayet güzel karşılıyordu. O yıllarda sıkıntı, kuzey – güney doğrultusundaki yolların hem kapasite hem de nicelik yönünden yetersizliğiydi. Lise Caddesi ve 19 Mayıs Bulvarı'ndan başka bu vazifeyi yapacak ana yol yoktu, onlar da 100. Yıl Bulvarı'na varınca bir anda kesiliyordu.

Yapılması gereken iş, kuzey – güney kulvarındaki ana caddelerin hem sayısını artırmak hem de boylarını uzatmaktı belki de… İlyasköy'den, Kadıköy'den, Hastanebaşı'ndan zikzaksız Atatürk Bulvarı'na inen koridorlar, hem kentleşmenin daha geniş bir alana yayılmasını sağlayabilir hem de ulaşımı kolaylaştırabilirdi.

Lakin kabul etmek lazım ki bu işleri yapmanın hem ekonomik hem de siyasal maliyetleri ağır olurdu. Bunun yerine Samsun, yerleşim olarak batı istikametine açıldı. Üniversite kampüsü ile geleneksel kent merkezi arasındaki bölge modern Samsun olarak planlandı ve insanların buraya yerleşmesi teşvik edildi. 2010'da işletmeye açılan tramvay hattı da bunu hızlandırdı. Bu bölgedeki Atakum İlçesi, tüm Karadeniz Bölgesi'nin nüfusu en hızlı artan bölgesi oldu. Buna karşın Fatih, Çatalarmut, Zeytinlik, Kadıköy gibi bazı eski merkez mahallelerin cazibeleriyle beraber nüfusları da düştü.

Postmodern Mecburiyet Caddesi

Son 50 yıl içindeki atılımlar kentimizi öylesine büyüttü ki Anadolu'da kullanılan manada bir mecburiyet caddemiz yok çok şükür…

Ama 2000'li yıllar, işlevi farklı olmakla beraber Samsun'a yeni bir mecburiyet caddesi getirdi. Bir zamanlar esas işlevi Sinop – Ordu şehirlerarası karayolu ulaşımını sağlamak olan Atatürk Bulvarı, yapılan yatırım ve imar tercihleri nedeniyle artık 'postmodern bir mecburiyet caddesi'haline dönüştü. Hemen paralelindeki yürüme mesafesinde kalan yapıları gözümüzün önüne koyalım, ne demek istediğimi anlarsınız:

Samsun'un en önemli kamu binaları, Valilik, Büyükşehir Belediyesi, Adliye, Tekkeköy Belediyesi, İlkadım Kaymakamlığı, Karayolları, İller Bankası, YEDAŞ, SASKİ, SSK bu cadde civarında…

Samsun'un sanayi sitelerinin neredeyse tamamı, Samsun'un en büyük alışveriş merkezlerinden üçü, Samsun'un en büyük özel hastanelerinin büyük kısmı Atatürk Bulvarı'nın çeperinde…

Samsun'un neredeyse tüm fakülteleri, en büyük devlet okulları, belli başlı kültür ve sanat merkezleri, Bandırma vapuru, kent müzesi, panoroma 1919 müzesi, Atatürk Anıtı da öyle…

Tramvay duraklarının en büyükleri, havalimanı, deniz limanı, şehirlerarası tren garı, teleferik, halk otobüsü ve dolmuşların hareket noktaları hep Atatürk Bulvarı ile komşu…

Samsun'un yeni stadyumu, kapalı spor salonu, yüzme havuzu ve daha birçok spor tesisine ulaşmak için bu yolu kullanmak zorundasınız.

Kentin en büyük camileri, ana meydanı, başlıca otelleri, yabancılar pazarı, petrol ofisi dolum tesisleri, benzin istasyonları, otomobil satış ve servisleri, mobilya mağazaları, TÜYAP fuar alanı…

Pikniğe gidecekseniz Doğupark, Batıpark… Sahilde dolaşacaksanız Atakum kumsalı ve sevgi kafe… Balık pazarı, gençlik merkezi, engellilere hizmet eden tesisler…

Türkiye'nin En Uzun Mecburiyet Caddesi

Samsun'un kentsel aktivite yaratan hastane, okul, AVM, sanayi tesisi, kültür merkezi, kamu binası gibi tesislere yer gösterebileceği yeni alternatif ulaşım koridorlarına ihtiyacı var…

Batı ve doğu çevre yolu projeleri daha fazla gecikmeden başlamalı…

Samsun'a nefes aldıracak kuzey – güney doğrultusundaki bulvar ve tramvay projelerine kafa yorulmalı…

Aksi halde, kentimizde neye ihtiyaç varsa her şeyi Çarşamba'dan Bafra'ya kadar uzanan 'Türkiye'nin en uzun mecburiyet caddesi' üzerine koymaya devam edeceğiz.