Sağlıklı nesiller yetiştirmek, bir toplumun en vazgeçilmezidir. Maddi yönden ne kadar kalkınırsak kalkınalım, gençlerimizi ruh sağlığı yönünden kendisiyle barışık, gönlü insan sevgisiyle dolu olarak yetiştiremezsek geleceğe umutla bakamayız. Zorluklara karşı direnci düşük; en ufak bir problem karşısında "of puf" yapan insandan ne kendine ne de çevresine bir yarar gelmez.
Elle tutulmayan, gözle görülmeyen ama sahip olmak için uğraş verilen moral değerler çok önemlidir. Dürüstlüğün, mertliğin övüldüğü, yalanın yerildiği; aile bağlarının çok güçlü olduğu, geçinmek için bütün şartların zorlandığı, evlerin sobayla ısıtıldığı, televizyonun olmadığı, mutluluğun insan ilişkilerinde ve komşulukta arandığı seneler gerilerde kaldı. Toplum karmaşıklaştı. İnsan ilişkileri zayıfladı. Herkes kendi dünyasında yalnızlaştı. Toplumdaki karmaşık iş bölümü, insanları yordu. İnsanın kendine ayıracağı zaman azaldı. Mutluluk, huzur aranır oldu. Allah'tan çok güçlü aile yapımız var. Fakat buna rağmen yalnızlaşan birey kurtuluşu anlık mutluluklarda arar oldu. Neticede uyuşturucu, bonzai kullanımı arttı. Bu durum toplum sağlığını sarsar boyutlara ulaştı. Bu konuda hepimize sorumluluk düşüyor. "Bana ne! 'deme şansımız yoktur.
"Bir zincirin gücü, en zayıf halkasının gücü kadardır. "
Sosyal yaralar, problemler elbette bir günde çözülmüyor. Bu konuda üzerimize düşen görevleri ihmal etmeden yerine getirmeliyiz. Çevremizde daha duyarlı olmalıyız. Toplumu aydınlatmada fert fert yapılması gereken her şey yapılmalıdır. Benim mutlu olmam, senin mutlu olman yetmiyor. Hepimizin mutlu olması gerekiyor.
Sağlıklı nesiller yetiştirmek, toplumun en önemli görevidir. Bu uğurda hiçbir çabadan kaçınamayız. Çünkü geleceğimiz buna bağlıdır.