CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, tarihte ender rastlananlardan birini gerçekleştirmiştir.

Keçisi ile bu kadar yol yürüyen bir başka lider herhalde Hindistan halkının liderlerinden Gandi olmuştur.

O yürürken, halkının bağımsızlık duygularının rehberliğinde yürümüştü.

Kılıçdaroğlu da genelde tüm insanlığın özelde Türkiye'de ezilmişlerin ortak değeri 'adalet' adına yürüdüğünü ifade etmişti.

Sayın Kılıçdaroğlu bu işte biraz geç kalmıştı.

Partisine mensup bir milletvekili ceza aldığı zaman değil, başkalarının önü alınmaz haksızlıklarla mağdur olduğu zaman yürümeliydi.

Bir üniversitede iki öğretim üyesi çocuklarını birlikte FETÖ'nün okuluna kaydeder, birlikte bankalarına hesap açar ve çocuklarını okutur. Bunlardan biri ihraç edilip kapıya konulup açlığa ve ölüme terk edilip diğeri ise aynı üniversitede rektör yardımcısı ve hatta rektör atandığı zaman yürümeliydi.

Ya da ORTAYA ÇIKIŞINDAN ÜÇ YIL ÖNCEKİ BİR ZAMANLA BYLOCK SUÇLAMASI YAPILIP İHRAÇ EDEN ADALETSİZLİK OLDUĞUNDA YÜRÜMELİYDİ.

Bu adaletsizlikler dağı- taşı parçalar, eritir, yok eder. O zaman nerelerde idi?

Özel hastane raporu ile tahliye edilen damatlar için yürümeliydi, ucu kendisine dokunduğunda değil.

OHAL ile memurların iş ve işlemlerine masumiyet getiren uygulamalar yapıldığında yürümeliydi, ucu kendisine dokunduğunda değil.

Ve bürokrasinin devlet çarkını felç eden vurdumduymazlığına karşı yürümeliydi.

Sayın Kılıçdaroğlu, 'bu yeni bir doğuştur' diyor.

Kiminle? 28 Şubat'ın zulüm sembolü isimleriyle, öyle mi? Pek inandırıcı olmuyor, olamıyor.

Sayın Erdoğan'ın balkon konuşmasını takliden ve kısmen de Erdoğanlaşarak verilen sözlere sadakatini takip edeceğiz. Bu sözler CHP'nin geçmişteki sabıkasını silmeye yetmez,

Buna rağmen tüm insanlığın ortak değeri adalet adına yürüyüş bir insanlık erdemidir. Ama bu konuşma ve yürüyüş iktidar alternatifi için yeterli değildir diye düşünüyoruz. Selam ve sevgi ile…

CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, tarihte ender rastlananlardan birini gerçekleştirmiştir.

Keçisi ile bu kadar yol yürüyen bir başka lider herhalde Hindistan halkının liderlerinden Gandi olmuştur.

O yürürken, halkının bağımsızlık duygularının rehberliğinde yürümüştü.

Kılıçdaroğlu da genelde tüm insanlığın özelde Türkiye'de ezilmişlerin ortak değeri 'adalet' adına yürüdüğünü ifade etmişti.

Sayın Kılıçdaroğlu bu işte biraz geç kalmıştı.

Partisine mensup bir milletvekili ceza aldığı zaman değil, başkalarının önü alınmaz haksızlıklarla mağdur olduğu zaman yürümeliydi.

Bir üniversitede iki öğretim üyesi çocuklarını birlikte FETÖ'nün okuluna kaydeder, birlikte bankalarına hesap açar ve çocuklarını okutur. Bunlardan biri ihraç edilip kapıya konulup açlığa ve ölüme terk edilip diğeri ise aynı üniversitede rektör yardımcısı ve hatta rektör atandığı zaman yürümeliydi.

Ya da ORTAYA ÇIKIŞINDAN ÜÇ YIL ÖNCEKİ BİR ZAMANLA BYLOCK SUÇLAMASI YAPILIP İHRAÇ EDEN ADALETSİZLİK OLDUĞUNDA YÜRÜMELİYDİ.

Bu adaletsizlikler dağı- taşı parçalar, eritir, yok eder. O zaman nerelerde idi?

Özel hastane raporu ile tahliye edilen damatlar için yürümeliydi, ucu kendisine dokunduğunda değil.

OHAL ile memurların iş ve işlemlerine masumiyet getiren uygulamalar yapıldığında yürümeliydi, ucu kendisine dokunduğunda değil.

Ve bürokrasinin devlet çarkını felç eden vurdumduymazlığına karşı yürümeliydi.

Sayın Kılıçdaroğlu, 'bu yeni bir doğuştur' diyor.

Kiminle? 28 Şubat'ın zulüm sembolü isimleriyle, öyle mi? Pek inandırıcı olmuyor, olamıyor.

Sayın Erdoğan'ın balkon konuşmasını takliden ve kısmen de Erdoğanlaşarak verilen sözlere sadakatini takip edeceğiz. Bu sözler CHP'nin geçmişteki sabıkasını silmeye yetmez,

Buna rağmen tüm insanlığın ortak değeri adalet adına yürüyüş bir insanlık erdemidir. Ama bu konuşma ve yürüyüş iktidar alternatifi için yeterli değildir diye düşünüyoruz. Selam ve sevgi ile…