Kudüs, yeryüzünde Allah (c.c)'ın 'mübarek belde' olarak ilan ettiği üç yerden birisidir.

Mekke, Medine ve Kudüs…

Her yıl milyonlarca Müslüman Mekke ve Medine'yi ibadet amacıyla ziyaret eder. Bu arada da bazen Kudüs'e turistik seyahatte bulunurlar.

Belirtmekte yarar vardır ki Kudüs'e en az ziyaretçi, Türkiye'den gitmektedir.

Peki, Müslümanların Kudüs'ü kurtarma amaçları ve planları var mıdır?

Bu sorunun cevabının yarısı evet, yarısı da hayırdır.

Evet, Müslümanların Kudüs'ü kurtarma amaçları vardır.

Hayır, kurtarma planları yoktur.

Birileri kurtarıp bize vermek için bekliyorlar.

Bekleyelim, İsrail birkaç kişi yaralasın ya da öldürsün de cami avlularında hazır bulduğumuz kişilerle kahrolsun İsrail diye bağıralım ya da Konak Sineması'nın ve Cumhuriyet Meydanı'nın oralarda İsrail bayrağı yakalım.

Ve böylelikle gazımız alınmışlar olarak cihad ibadetimizi (!) yerine getirmiş oluruz..Müslümanların Kudüs'ü kurtarma derdi budur.

Her zaman yazdık ve yazıyoruz: Müslümanların telaffuz ettikleri ve eyleme dönüştürdükleri iki yöntem de İslama aykırıdır. Müslüman, Allah'ın rızasına, Allah'ın gösterdiği yol ve yöntemle ulaşır.

Bayrak yakmak ve kahrolsun gibi kavramları kullanmak İslamın benimsediği yöntemlerden değildir.

Bunlardan başka söyleyecek şeyleri olmayanların önderliğinde yürüyen kitlelerin yapacak bir şeyleri de olmaz. Ve nitekim de olmamaktadır.

İsrail'in ya da Amerika'nın anladığı dil bu değildir. Hatta bu tür eylemleri yaptıranların kendilerinin olmadığından bazen emin bile değiliz. Çünkü siyonizmin protokollerinde, 'dünyadaki antisemitiz hareketlerinin kontrollerinden' söz edilir.

Bırakalım, 'kahrolsunları' ve 'bayrak yakma' seanslarını da bunların anladıkları dilden konuşalım.

Var mısınız?

Hadi Müslümanca ve erkekçe bir söz verebiliyor musunuz?

Eşiniz parfümünden, bebeğiniz mamadan, siz dondurmanızdan vazgeçebiliyor musunuz?

Geçemiyorsanız şaklabanlara kuyruk olmayınız, kendinizi aldatmayınız. Selam ve sevgi ile