Üniversitelerde kontenjanlar bu yıl boş kaldı!..Tercih yapma hakkına sahip 1 milyon 900 bin adayın 850 bini tercih yapmadı.Açık öğretime bile kayıt yaptırmayan binlerce öğrenci var.Geçen yıl üniversitelerde doluluk oranı yüzde 95 iken,bu yıl bu sayı yüzde 75'te kaldı…

Bu sonuç, eğitimimizin içinde bulunduğu kötü durumu gözler önüne seriyor. Orta ve lise eğitiminde kalitenin ne kadar düştüğünü gösteriyor.Tüm lise türlerinde öğrencilerin sadece yüzde 31'i bir programa yerleşebildi. Meslek liseleri, teknik liseler bir yana, Anadolu liselerinin çoğunun başarısı bile geriledi. Ha bire imam hatip açılıyor; merkezi okullar imam hatibe dönüştürülüp, öğrencilerin bu okullara kaydedilmesi için her yola başvurulurkenen düşük başarıyı buradaki öğrencilerin elde etmesi tesadüf mü?

PISA verilerine göre de okuduğunu anlamada öğrencilerimiz 2006'dan beri düşüşte. Fen, matematik ve okuma alanlarından birinde ileri düzeyde performans gösterenlerin oranı OECD genelinde yüzde 15.3 iken,Türkiye'de bu oran yüzde1.6.

YÖK,tercih yapmayanlara soracakmış,'neden tercih yapmadınız' diye!.. Gençlerin üniversite mezunu olup da işsiz kalmak, iş bulabilenlerin de okumayanlarla aynı tutularak asgari ücrete talim ettirilmelerine baktığımızda, tercih yapmamakta pek de haksız olmadıklarını söyleyebiliriz.

'Türkiye'yi Anlama Kılavuzu' araştırmasına göre; toplumun yüzde 39'u hiç kitap okumuyor. Yüzde 49'u sinemaya gitmiyor. Yüzde 66'sı konser, tiyatro gibi herhangi bir etkinliğe katılmamış! En sık yapılan aktivite yüzde 85 ile televizyon izlemek. Bir vahim veri daha:Son beş yılda ithal edilen cep telefonları için 25 milyar dolar ödemişiz!..

Dünyada gıda, enerji ve bilim alanlarında kullanılacak yeni teknolojiler, 2055 yılında Türkiye'de halen çalışan 13 milyon kişinin işini elinden alacak. En fazla istihdam yaratan inşaat sektöründe bile tuğlaları harçlayıp duvar ören robotlar devreye girecek…

Nitelikli insanı kaliteli eğitim oluşturur.

Eğitime ayrılan bütçe,okul binaları,sınıf sayıları artarken çocuklarımızın başarısı düşüyor.Neden? Bunun nedenlerini toplumda yaşanan diğer siyasi ve sosyo-ekonomik ilişkilerden ayrı değerlendirirsek benzer sonuçlardan daha kötüsüne tanık olabiliriz!..