Konumuz AK PARTİ'nin kuruluşunun yıldönümünden açılmıştı.

Ve buna 16 yıllık sevda denilmektedir.

Daha önceki yazımızda bunun 16 değil, 160 yıllık sevda olduğunu ifade ettik.

Aynen görüşümüzü koruyoruz.

Osmanlı Devleti'nin kağıt üzerinde Doğulu, pratikte ise Batılı oluşunun üzerinden yaklaşık 160 yıl geçmiştir.

Yazılı metinlerde İslam devleti olan Osmanlı, giderek kendine güvenini kaybetmiş ve fiilen bir Avrupa devleti olabilmesi için her şeye katlanmak zorunda kalmıştır.

Devlet, ilerleyen tarihlerde aradaki farkı kapatabilmek amacıyla özellikle İkinci Abdülhamit döneminde plansız- programsız Avrupai eğitime dalmış, durduğu yeri güçlendirme adına İslam cemaati, aşireti ve eyaletlerle farklı ilişkiler kurmuştur.

Padişahların özel gayretleriyle meydana getirilmiş okullarda yetişen gençlerimiz, birer padişah düşmanı olmaları yanında aynı zamanda milletin değerlerine de yabancı kalmışlardır.

Özellikle Avrupa'ya gönderilenler, büsbütün ülkemizin değil, Batılıların çıkarlarını savunur olmuşlardır.

Eğitimimiz, Batının karşısında havlu atan Osmanlı'yı yeniden eski medeniyetine kavuşturacak insanını yetiştirememiştir. Eğitimi, insanımızı yetiştirecek şekilde kurgulayamamıştık. Adeta padişah ve İslam düşmanı yetiştirmek için dizayn etmişiz.

Bütün bu çabaların amacı, Osmanlı'yı eski ihtişamına kavuşturmaktı, olmadı.

Niçin olmadı?

Eğitime yönelik(ilk, orta ve yüksek öğrenim alanında) büyük yatırımlar yapıldı, yasalar çıkarıldı.

Fakat programlar amaca uygun şekilde yapılmadı. Bir tarafta devletin, diğer tarafta ise yabancıların okulları birlikte büyük bir değerler erozyonunu meydana getirdi. Milli ve dini duygular ile medeniyet tasavvurundan yoksun yetişen gençler, sırası geldiğinde kendi idarecilerine karşı memleketin zararına Batılılarla işbirliği yapmakta sakınca görmemişlerdir.

Cumhuriyetin devraldığı bu eğitim ve insan manzarasını iyileştirmek şöyle dursun, daha zor bir duruma getirmiştir. Ancak dokuma hatası bugünlere gelebilen bazı kadrolar Türkiye'nin siyasi pazarına çıkıp müşteri bulunca yeni bir manzara ile karşı karşıya gelmiş bulunuyoruz.

Tarih 'TEKERRÜR' eder gibi bir süreçle boğaz boğaza mücadele ediyoruz.

Bu nedenle diyoruz ki AK PARTİ, 16 DEĞİL, 160 YILLIK BİR RÜYADIR. HERKES SORUMLULUK KUŞAĞINI BUNA GÖRE KUŞANMALIDIR. YOKSA BU YÜKÜN ALTINDA KALIRLAR.

ŞİMDİ DE SORUNUN CEVABINI SİZ VERİNİZ LÜTFEN. Selam ve sevgi ile…