Fransız haber ajansı AFP, Türkiye'deki eğitimli gençlerin ülkeyi terk ettiğini ve başka ülkelerde hayat kurmayı tercih ettiğini anlatan bir haber yayımladı.
AFP, Türkiye'yi terk eden veya terk etme planları bulunan onlarca kişiyle konuştuğunu ve başka ülkelere yerleşme gerekçelerinin;
Üniversite mezunları için azalan iş imkanları,
İslami kökenli hükümet döneminde artan muhafazakarlık,
İnsan haklarının ve özgürlüklerin azalması olduğunu belirtti.
Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden akademisyen Ulaş Sunata, son yıllarda eğitimli gençlerin ülkeyi terk etme trendinin hızlandığını ve bu durumun ülkeye zarar verebilecek bir beyin göçü olduğunu söyledi:
"Bu, ülke için önemli bir sorun. Ama bunun tek etkisi sosyokültürel olmayacak, aynı zamanda ekonomik etkileri de olacak' dedi.
Türkiye'de, işsiz olan, işinden kovulan, sürülen, gözaltına alınan, dövülen, fişlenen, işkence gören, cezaevinde olan,'vatan hainliği' ile suçlanan, sürekli olarak potansiyel suçlu muamelesi gören kesim 'okumuş kesim'dir.
Cinayet işleyip cezaevinde 17 yıl yatan katil yoktur ama, şiir yazdığı için vardır. Hatta, bir şiir okuduğu için bir dönem cezaevine konan kişi şimdi bu ülkede cumhurbaşkanıdır!..
Bu ülkede, yolu mahkemelerden ve cezaevlerinden geçmeyen aydın neredeyse hiç yoktur.
Başbakanlarını, bakanlarını dahi idam eden, hiç suçsuz gençlerini asan, aydınlarını, yazar-çizerlerini 'tehlikeli madde-yaklaşmayın' gibi gösteren yönetimlerin elinde inleyen bir ülke olduk sürekli olarak.
Bu yöneticiler, eğitimsiz çoğunluğun bilgisiz ve şuursuz desteği ile iktidarlarını devam ettirmenin hesabı içinde olurken, toplumun da cehaletin en yüce değer olduğuna inanmasını beklediler!
İnanmayanlara acımadılar,kıydılar!..
Kendilerini ve geleceklerini güvende göremeyen ülkemizin aydınlık beyinleri istemeyerek de olsa ülkelerinden ayrılıyorlar ya da ilk fırsatta ayrılmayı düşünüyorlar!..
Bundan daha büyük acı,daha büyük kayıp olabilir mi bir toplum için?..
