Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda bir konuşma yapan yeni Sam Amcamız Donald Trump, 'Suriye'den kaçan mültecilere kucak açtığı için' Türkiye'ye teşekkür etmiş…

Aynı Trump, ülkesi ile Meksika arasındaki sınıra 3200 km uzunluğunda, yüksekliği yer yer 9 ile 17 metre arasında değişen devasa bir duvar örerek, kaçak geçişleri engellemeye çalışıyor.

Üstelik Trump, bu duvarın yapımı için gerekli yaklaşık 25 milyar dolar civarındaki bütçeyi de utanmadan sıkılmadan komşu Meksika'dan talep ediyor.

***

Amerikan kültürü işte…

Kendi yemediği ne varsa başkasının önüne itekler…

Kendine hak bildiği hiçbir şeyi başkasıyla paylaşmaz.

Yediklerinin faturalarını da başkalarına ödetmeye çalışır.

***

BM Genel Kurulu'nda aynı gün Türkiye adına konuşan Sayın Cumhurbaşkanımız da 'üç milyonun üzerinde Suriyeli ve 200.000'in üzerinde Iraklıya ev sahipliği yapıyoruz. Bunlar için yaklaşık 30 milyar dolar harcadık. Ayrıca sosyal riskler barındırmasına rağmen vatandaşlık süreçlerini başlattık' demiş.

***

Türk kültürü işte…

Komşusu açken tok uyuyamaz.

Bin bir zahmetle kazandığı ekmeğini komşusuyla paylaşır.

Masada beraber yediğimiz halde faturayı tümüyle kendi ödemeye kalkar.

***

Sam Amca ve Donald Trump deyince aklıma ünlü Walt Disney çizgifilm karakteri 'Varyemez Amca' geldi:

Bilmeyenler olabilir, 'Amerikan rüyasının' sembol isimlerinden olan Varyemez Amca, (Cimriliği ile meşhur) İskoç kökenli bir Amerikalı ördektir!

Fırsatlar ülkesindeki olanakları doğru kullanarak (!) akıl almaz bir zenginliğe ulaşmış olan 'Varyemez Amca'nın çizgi filmlerini hatırlayanlarınız vardır: Çim kayağını bozuk paraların üzerinde yapan, para dolu havuzlarda yüzen, banknotlarla adeta top oynayan ama buna karşın cimri mi cimri bir tip… Kimseye bir cent koklatmayan zengin bir Amerikalı!

Donald Trump'ın henüz başkan olmamış hali!

***

Bizim bir Walt Disney'imiz olmadığından kendi kültürümüzün karakterlerini çizgi film dünyasına uyarlamasını beceremedik. Yarı aç yarı tok gezen, ama kurduğu dergahta fakir fukaraya aş dağıtmaya çalışan Türk dervişi tiplemesi, pekala zengin ve cimri Amerikan ördeğinin alternatifi olabilirdi.

***

Amerikalıların ördek 'Varyemez Amcası' yerine neden bizim derviş 'Yokyedirir Babamız' olmasın ki?

***

Ekonomik manada açmazlar içinde olan, borcunu borçla çevirmeye çalışan, çarşı pazarı pahalı, cüzdanı boş Türk halkı, dişinden tırnağından artırdığı 30 milyar dolar ile milyonlarca komşusunu besledi, eğitti, hastalığını iyileştirdi, bir kısmını iş güç sahibi etti…

O da yetmedi, Filistin'de, Arakan'da, Kara Afrika'daki insanlara yardım etmeye çalışıyoruz…

Türkiye'de milyonlarca 'Yokyedirir Baba' var!

***

GAP Projesine 32 milyar dolar harcadık…

Kanal İstanbul için 18 milyar dolar arıyoruz.

İstanbul'a yapılan yeni havalimanı için 10,2 milyar dolar harcanması planlanıyor.

Çanakkale köprüsü, 324 km'lik İstanbul ve Balıkesir otoyol bağlantılarıyla beraber 7 milyar dolar…

***

Türkiye'nin mülteci dramına ilaç olsun diye harcadığı söylenen 30 milyar dolarlık bütçesiyle neler yapılabileceğine dair, yine kamu kuruluşlarının resmi açıklamalarından yararlanılarak aşağıdaki listeyi çıkarmak mümkün:

Bu parayla 3000 km otoyol ya da 120.000 km bölünmüş (duble) yol yapılıyor. Türkiye'nin öve öve bitiremediğimiz halihazırdaki otoyol ağı 2155 km ve bölünmüş yol uzunluğu ise 21.589 km…

Yine aynı miktarda parayla 1000 km hızlı tren, 3000 km hızlandırılmış tren, 400 km metro, 6000 km tramvay, 12.000 km metrobüs şebekesi yapılabilir.

Sağlık sektörüne göz atarsak, 87 şehir hastanesi, 150 araştırma hastanesi, 1000 tane küçük ilçe hastanesi inşaatı tamamlanabiliyor.

Ayrıca, her biri 40 derslikli olmak kaydıyla 15.000 yeni ilkokul ya da 10.000 yeni lise inşa edilebiliyor.

Hadi biraz daha somut rakam verelim, 2,5 milyon devlet memuruna 10 yıl süreyle her ay 100 dolar ilave maaş vermek de mümkün… Ya da emekli olduklarında ilave kişi başı ortalama 12'şer bin dolar ikramiye düşebiliyor…

***

Bu rakamlar, dile kolay olsa da hakikaten çok büyük... Kim ne derse desin, Türk halkı, mültecilerin insanca bir hayat sürebilmesi için olağanüstü bir fedakarlık yapıyor.

Türk milletinin kültürel genlerinden gelen bu fedakarlık için Amerikalıların teşekkür etmesine ise şaşırmamak elde değil.

Zengin, cimri, şımarık 'Varyemez Amca'nın fakir olsa da gönlü zengin, özverili, eli açık 'Yokyedirir Baba'ya ettiği teşekkür bir yana…

Günümüz sosyoekonomik koşullarında 'Varyemez Amca'nın mı yoksa 'Yokyedirir Baba'nın mı daha doğru yaptığının ölçülebilir bir cevabı, bilmiyorum var mıdır?