Irak'ın kuzeyindeki
bölgesel yönetimin lideri
Barzani'nin hiçbir şey
yapacağı yok...
"Referandum" bahanesiyle
tepkileri ölçüyor, yani
amiyane tabirle "Yoklama macunu"
çekiyor...
Barzani; ABD, Rusya, İran, Irak
ve Türkiye'nin ısrarına rağmen
"Bağımsızlık" ilan
edecek kadar
aklını yitirmiş değil!..
Irak'ın toprak bütünlüğüyle ilgili uluslararası
anlaşmaları çiğneyip,
böyle bir karar alması halinde;
ambargoları
hesaba katmıştır herhalde?..
Bölge halkı ne yiyecek
ne içecek
onu da düşünmüştür sanırım!..
Hem kendini hem de halkını
ateşe atar mı?..
O yüzden referandum,
gelecek tepkileri
ölçmek için bir bahane
olabilir...
Ya da onu gizlice
dolduruşa getirenlerin bir hesabı var...
Amerika ve Rusya
bir yerde ortaklık
yapıyorsa,
işin içinde bir hinlik
aramak gerekir...
Mesela, PKK'nın Suriye kolu YPG'yi
bölgede güçlendirmek için
Barzani'nin
hata yapması beklenebilir mi?..
Oyun içinde oyun var...
Matruşka gibi....
Barzani, Dimyat'a pirince giderken
evdeki bulgurdan
olabilir...
Kamuoyuna yansıyan
olaylar, bizlere gerçeği
göstermiyor...
Türkiye, hiç kimseye güvenmeden
arka planı okuyabilirse,
tongaya düşmeyecektir...
Türkiye, Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetim üzerinden
Almanya'dan sonra
en çok ihracatı gerçekleştiriyor...
Suriye ile ilişkilerin bozulması
sonrası, hem sınır ticareti hem de
ihracatta büyük kayıplar verdiğimizi
aklımızdan çıkarmamamız
gerekiyor...
Rahmetli Demirel,
çözüm yolları
aramak için
siyasileri devreye
koyduğunda;
PKK 1993'te "eylemsizlik" kararı
almıştı...
Önerilerin
görüşüleceği
MGK toplantısından
bir gün önce
33 erimiz şehit edilmişti...
Demirel'in,
bölücü Kürtlere asla güvenilmeyeceğini söylediği
kayıtlara geçmiştir...
Tarihteki ihanetlere
bakarsak,
ne Barzani'ye ne de ABD'ye
güvenilir...
PKK'ya yıllardır destek çıkan
şimdi de terör örgütünün
Suriye kolunu silahlandıran
ABD'nin dost kazığının
acısını unutmadık...
O yüzden söylem ve eylemler
duygusallıkla değil
akıl ve mantık çerçevesi içinde
olmalıdır...