Kış pek beklenmez; soğuktur, üşütür, hasta eder. Bir de masraflıdır; eskiden oduna kömüre giderdi paralar şimdilerde doğalgaza gidiyor. Kışlık kıyafetler de cabası. Eskiden yollar da kapanırdı aylarca, şimdilerde daha çok şehir merkezlerinde felç oluyor hayat, iki bilemediniz beş santim kar teslim alıyor bizleri. Köylülükten çıktık ama kentli de olamadık, kasabalı kaldık, herhalde ondandır beş santim kara teslim oluşumuz.

Beklesek de beklemesek de bundan önceki tüm yıllarda olduğu gibi bu yıl da bundan sonraki yıllarda da gelecektir kış. Ben kışın soğuğunu değil ama kültürel etkinliklerini bekliyordum büyük bir sabırsızlıkla, daha kış gelmeden sanat ve kültür etkinlikleri birbiri ardına sökün etmeye başladı.

Önceki gün Samsun Öğretmenevi'nde son derece yararlı bir konuşma dinledim. Hem çok keyif aldım hem de çok bilgi edindim. Keyif almam biraz konuşmacının sımsıcak üslubundan ama daha çok da konunun önemi ve konuşmacının konuya hakimiyetindendi. Türk Ocağı Samsun Şubesi'nin davetlisi olarak şehrimize gelen Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sönmez Kutlu'nun konusu 'Türk Müslümanlığının Temel Taşları' İmam Ebu Hanife, İmam Maturîdî ve Hazreti Türkistan Ahmet Yesevi ve onların İslam alemine mirasıydı.

Prof. Dr. Sönmez Kutlu, İmam Maturîdî üzerine önde gelen otoritelerden birisi. Oldukça fazla akademik yayını var. Ben iki kitabını, İmam Maturîdî ve Maturîdîlik ile Selefiliğin Fikrî Arka Planı'ı aldım. Konuşmayı Türk Ocağı yönetimi internete yüklüyor; kaçıranlar için oradan dinlemek mümkün.

KONSERLER SEZONU BAŞLIYOR

Samsun, musiki konusunda çok zengin bir kent ve Samsunlular çok şanslı insanlar. Hem sanatçısı hem de sanat sevdalısı bol. Birçok topluluk gerek Türk sanat ve gerekse Türk halk musikisinde çok ciddi çalışmalar yapıyor ve birbirinden kaliteli konserler veriyor. Konserlere yoğun ilgi var. Bir sanatçı için bu ilgi ve gönülden gelen alkıştan daha büyük ödül olabilir mi?

Kültür Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi ile Türk Sanat ve Türk Halk Müziği toplulukları, yerel ve amatör çalışmaların üstüne bir büyük kazanım kentimiz ve kentlilerimiz için. Hele de 'bize yabancı izleyicisi olmaz' denilen opera, operet ve balelere gösterilen ilgi çok fazla ve oldukça sevindirici. 'Marifet iltifata tabidir' sözü bu kentte tam karşılığını buluyor. Halk iltifatını esirgemiyor, sanatçılar da marifetin doruğuna çıkıyor.

Tüm konserleri ve gösterileri, konferansları ve sergileri mümkün olduğunca takip ediyorum, etmeye çalışıyorum. Onun için haziran başına kadar sürecek olan bu sanat ve fikir sezonunu ben büyük bir hevesle bekledim ve büyük bir mutlulukla yaşayacağım.

Bir üzüntümü de belirtmeden geçemeyeceğim; Kültür Bakanlığı ses ve saz sanatçılarının ilk üç konseri ne yazık ki benim HaberaksTV'deki haftalık programımla çakıştı. Görev keyif almama izin vermedi.

Yeni sezonun tüm sanatçılar, sanatseverler, fikir adamları ve bilgiye sevdalı tüm Samsunlulara hayırlar getirmesini temenni ediyorum.