Manas Destanı'ndan bir sahnedir Közkaman hilesi. Oldukça ders vericidir:
Çinli Esen Han, adamlarına seslenir: Anlaşılıyor ki bu Manas yenilecek düşman değil. Onu yakalamadan Kalmuk halkına rahat yok! Onu yakalayanı han yapacak altın tahta oturtacağım, yok mu aranızda bir bahadır? Kimseden ses çıkmayınca devam eder: Susmakta haklısınız, Manas'la karşılaşmak kolay değil, Közkaman hilesi gerek bize. Durma git Közkaman! Yolun açık olsun, öyle bir tuzak kur ki Aslan Manas kulun olsun.
Közkaman, adamı Gökçegöz'e yön verir Manas'a doğru. İltifatın, yüceltmenin, hoş görünmenin kısacası dalkavukluğun ardı arkası kesilmez hiç. Bir gün çıkar eğile büküle Gökçegöz huzura dil döker:
Ulu Başbuğum, size özel bir Çin sofrası hazırladık, Közkaman kulunuz kırk yiğidinizle lütfedip onur vermenizi diler ki tahtınıza hizmeti tadasınız. Layık görürseniz Közkaman ailesi de yiğitleriniz. Kırklara haber edelim, onlar gelinceye kadar da biz olalım mahiyetiniz.
Manas, kabul eder daveti, Kırklara haber verme görevini de eşi Kanıkey'e verir. Yeme içme sonunda sersemleyen Manas'ın halini görünce çıkarır iltifat maskesini Közkaman, kahkalar atarak haykırır:
─ İşin bitti artık, zehirlendin Manas!
Çok geçmez Kanıkey'in haber verdiği Kırk yiğit yetişir. Çatışmayla kurtarırlar Manas'ı yandaşı görünen hilekar katilden. Verilen zehri de etkisiz kılarlar. Destandaki bu yandaş görünme hilesi, tarih boyunca sürüp gelmiştir. Saraylarda makamlarda birçok devlet adamı Közkaman hilesiyle zehirlenmedi mi?
Günümüzdeki iletişim etkinliğiyle de kırk renk alıp sürekli kılık değiştirmektedir Közkaman hilesi. Bugün büyük devletlerin gizli servisleri aracılığıyla oluşturdukları çeşit çeşit Közkaman hileleri yok mu? Kutsallıkları, yardımseverlik duygularını kullanarak devletimizin her damarına sızıp 15 Temmuz darbe girişimini organize edenler de bu hileyi kullanmadı mı? İslam adına insanlığa canice savaş açan terör örgütü lideri Bağdadî, PKK-PYD kim için Közkamanlık yapıyor?
Göz dikilen ülkeleri başı derdine düşürme Közkamanları kol geziyor dünya üstünde. Yalnızca güvenlikte, ideoloji maskeli terörle de değil üstelik. Politik bölünme, ekonomik sarsılma, kültürel yabancılaşma Közkamanları hiç eksik oldu mu ülkemizden? Neden hala Millî Eğitim Sistemimizi rayına oturtamadık? Bilim insanları istihdamla ilgilendirmeyen eğitimden kurtulalım çağrısı yaptığı halde hangi Közkamanlar gereğinin yapılmasını engelliyor?
En acısı da sağlık sisteminde korkunç bir ilaç sömürüsü var dünyada. Pahalı ilaçları gördükçe kansere çareyi engelleyen ilaç Közkamanları olabileceği geliyor aklıma. Uzun zamandan beri süregelen akademisyenlerle Sağlık Bakanlığı arasındaki uyuşmazlık da dikkatimde. Közkamanlar eliyle şehir hastanelerini öne çıkarmak için üniversitelerin köreltilmeye çalışıldığı iddiaları var. Şehir hastaneleri politikasını yanlış bulan, yerine kentlerin değişik semtlerine dağılan teknolojisi yüksek küçük hastaneler yapılsın diyen bilim insanları var. Yanlışlık yapılıyorsa şayet yazık olur. Sağlık işi çünkü.
Sağlık Bakanımız Sayın Demircan'ın açıklaması umut uyandırıcı. Halkın sesini dinleme anlayışı. Herkesi dinleyeceğiz, sorunları birlikte çözeceğiz diyor. Akademisyenlerden bir grupla görüşme talebimiz var kendisine. Bekliyoruz ve diyoruz ki artık bilim insanlarıyla idareler uzlaşsın. Onlarla ters düşmek iş verimini düşürür. Makam mevki Közkamanları türer, yanlış yanlışı kovalar durur, uzlaşma şart!
Her alanda bizi yanlışa götüren Közkaman hilelerinin olacağını toplum olarak akıldan çıkarmayalım.
