2017 Miladi yılın sonu ve 2018'in başı bugün.
Alabildiğine güncelleştirilmiştir.
Diyanet bile bu yıl farklı bir bakış açısı sergilemiştir.mBiraz daha farklı bir yaklaşım sergilemiştir.
AGD bu yıl Mekke'nin fethine Kudüs'ü eklemiştir.
Genelkurmay Başkanı'nın yılbaşı kutlamalarını yasaklama mesajı günlerdir Sosyal Medyada dolaşımdadır.
Ama hiç kimse şu soruları sormamıştır:
Diyanet'in Cuma günü imamlarına okutmuş olduğu hutbenin yaklaşımları kim yada kimlerden gelmiştir. Hutbede verilen mesajı, sistem ve medeniyet açısından değil de bireysel sorgulama planına indirgeyen güç yada hedef nedir?
Geçmiş yılların hamasi ifadelerine niçin yer verilmemiştir?
Hutbeyi dinledik, Cuma namazını kılıp sen sağ, ben selamet diyerek camiden çıkıp gittik, değil mi?
Mekke'nin fethi kutlamasına Kudüs'ü niçin ilave ettik?
Kudüs'ün yarısını İslam Ülkeleri Örgütü İsrail'e, diğer yarısını Filistinlilere verirken nerede idik?
'Yangından kurtardığımız kardır' hesabı ile mi hareket ediyoruz?
İsrailliler Kudüs'ü başkent ilan ettiği zaman değil de ABD elçiliği taşınacağı zaman mı uyandık?
Kudüs'ü şimdi değil, 1917 yılında İngilizler tarafından işgal edildiği zaman İngiliz komutan, ' İşte haçlı seferleri bitmiştir.' Dediği zaman kaybettik. Geçenlerdeki BM oylamasında çıkmış 128 oy da gösteriyor ki yine Hıristiyanlık dünyası Kudüs'e taliptir. Hesaplarımızı buna göre yapıyor muyuz?
Ha bir de Genel Kurmay Başkanı'nın yılbaşı kutlamalarını yasaklaması var. Diyanet yumuşarken askerin bizzat kutlayarak sertleşmesinin düğümünü kim çözecektir?
Ve Sayın Cumhurbaşkanımızın, 'Ükesine ve devletine canı pahasına sahip çıkan bu millete, daha güçlü, daha müreffeh, daha güvenli bir Türkiye bırakmak en büyük sorumluluğumuzdur… Yeni yılda, acıların, zulümlerin, adaletsizliklerin son bulduğu; huzurun, mutluluğun, refahın hakim olduğu yeni bir dünyada buluşmak dileğiyle, hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum.' Sözlerine, ' yeni bir dünyada' nın yanına , 've Türkiye'de' ilave ederek miladi yeni yılın hayırlara vesile olması dileğiyle….Selam ve sevgiler..
