Biz Müslümanız.

Değer ölçülerimiz de mensubu bulunduğumuz dinden kaynaklanır.

Ancak uygulama noktasında her Müslüman gibi istemeden de olsa yapamadıklarımız olmaktadır.

İslam Dini'nin dışında olanlara ise dil uzatmaz, hakaret etmez ve küfretmeyiz.

Bu konuda tüm din mensupları Kur'an-ı Kerim'in güvencesindedir.

Allah şöyle buyurdu:

'Allah'tan başkasını(tanrı edinerek) çağıranlara sövmeyin. Sonra onlar da haddi aşarak nadanlıkla (cehaletlerinden dolayı) Allah'a söverler. Biz her ümmetin yaptıklarını(kendilerine) öylece hoş gösterdik. Sonunda dönüşleri yalnız Rablerinedir. Artık O, ne yapıyordu iseler kendilerine haber verecektir.'(En'am,108).

Bu konuda İslam ve Müslümanlar olarak en temiz bir geçmişe sahip olduğumuzu izah etmeye çalışmak akla ziyandır.

Müslümanlar olarak başkalarının kutsalına saygı duyar küfretmeyiz.

Bazı protestolar yaparız.

Ancak küfretmez, hakaret etmeyiz.

'Kahrolsun taptığınız, lideriniz, bayrağınız' gibi protesto ettiğimiz inanç ve ideoloji mensuplarının kutsallarına hakaret etmeyiz. Çünkü biz biliyoruz ki, aynısını bize iade edecekler küfürlerini ve hatta düşmanlıklarını artıracaktır.

Oysa başkasının küfrünü artırmak yada küfrüne sebep olmak küfürdür.

Milletimize, memleketimize ve dinimize hizmet adına dinimizden uzaklaşmaktayız.

Konu ile ilgili Elmalılı Hamdi Yazır, 'Bundan dolayıdır ki, fıkıh kitaplarında, her kimin olursa olsun dinine sövmek elfaz-ı küfürden(Müslüman'ı dininden çıkaran ve kafir hükmüne indiren söz) kabul edilmiştir.' Demiştir.

Selam ve sevgi ile…