Her şeye rağmen ekonomik hayat devam ediyor. Çünkü hayatın kendisi ekonomi! Yeme içme derdi olmasa aslında hayat ne güzel olacak! Ama var ve en çetin savaş gırtlak savaşı! Yaşamımızı en çok ilgilendiren ekonomik olgu: Enflasyon! Hürriyet'ten Erdal Sağlam yılın ilk enflasyon rakamlarını köşesinde vermiş ve bu yılın da bence zor geçeceğinin ilk sinyallerini çakmış. Özellikle maaşlara yapılan zam oranı ve yıllık enflasyonun çift haneli rakamlarda olması başta emekliler olmak üzere tüm maaş alanları zor bir yılın daha beklediğini gösteriyor.

'Ocak ayı enflasyon rakamları beklentilerin altında kalmasına rağmen, yıllık yüzde 10.35 oranıyla çift hanede kaldı. Analistlerin, bir-iki aylığında tek haneye inse de, 2018 yılında çift haneli enflasyonun devam edeceğine artık tümüyle inandıkları görülüyor.

Piyasa beklentileri ocak ayında tüketici fiyatlarının yüzde 1.23 oranında artması yönündeyken, dün açıklanan gerçekleşme yüzde 1.02 oldu. Dolayısıyla yüzde 10.59 beklenen yıllık artış yüzde 10.35'e düştü. Çekirdek enflasyondaki yıllık artış beklentisi yüzde 12.23 iken, bu oran da yüzde 12.18 olarak gerçekleşti.

Yıllık enflasyonda sağlanan düşüşte, gıda fiyatlarındaki düşüşün büyük etkisi oldu. Normal kış şartlarının yaşanmamasının da etkisiyle, aralık sonunda yıllık yüzde 23.6 oranında artmış olan sebze fiyatları ocak ayında yüzde 6.3 oranında düştü. Yapılan hesaplamalara göre manşet enflasyondaki yüzde 1.6'lık düşüşün yüzde 1.1'i sebze fiyatlarındaki düşüşten kaynaklandı. İndirim kampanyaları nedeniyle ayakkabı ve giyim fiyatlarında da ocakta düşüş yaşandı.

Buradan da yola çıkarak, yerli ve yabancı analistler, bu düşüşün kalıcı olamayacağını söylüyorlar. Goldman Sachs'ın konuyla ilgili raporunda 'Gıda sepetindeki çoğu bileşenin çift haneli yükseldiği ve sebze fiyatlarındaki sert düşüş göz önünde bulundurulursa, düşüşün uzun ömürlü olmasını beklemiyoruz' deniliyor. Gıda fiyatlarının eninde sonunda yükselmesini ve çekirdek enflasyonun kademeli olarak azalmasını beklediklerini söyleyen kurum analistleri, 'Bu nedenle enflasyonun yılın çoğu kısmında düşük çift hanelilerde olmasını bekliyoruz' ifadesine, raporlarında yer verdiler.

Geçen yılın gıda enflasyonunda çok yüksek oranlar görüldüğünü kaydeden başka banka analistleri gıda enflasyonunda bir düzeltme beklendiğini, ocak ayında bu düzeltmenin beklentilerden daha keskin yaşandığını kaydediyorlar.

Bu arada hükümetin yılbaşında, enflasyonu düşünerek tütün gibi her yıl yapılan vergi artışlarını bu yıl yapmayarak enflasyon görünümünü düşündükleri gözleniyor. Aslında yılbaşından bu yana kurlarda önemli artış görülmemesi de bu konuda olumlu etken oldu. Ancak dünya petrol fiyatlarındaki yükselişe bağlı akaryakıt ürünlerine yapılan sık zamlar, ulaştırma başta olmak üzere bazı gruplarda önemli fiyat artışlarına neden oldu. Mobilya gibi daha önce vergi indirimine tabi malların normal vergilendirmeye başlaması ise bu mallarda fiyat artışlarını beraberinde getirdi.

Özetle; hükümet uğraştı ama enflasyonu ancak bu seviyelere indirebildi.

TEK HANEYE İNER Mİ?

Bakanlar daha önce 'Ocakta tek haneye iner' derken, şimdi nisan ayında enflasyonun tek haneye ineceğini söylemeye başladılar. Geçen yılın aylık enflasyon oranlarına yani baz etkisine bakıldığında, nisan ayında tek haneye inmesi de zor görünüyor. Nisanda tek haneye inse bile, daha sonraki aylarda yeniden çift haneye çıkması da kaçınılmaz gözüküyor.

2017 Ocak'ta 2.46, şubatta 0.81, martta 1.02, nisanda 1.31, mayısta 0.45, haziranda -0.27, temmuzda 0.15, ağustosta 0.52, eylülde 0.65, ekimde 2.08, kasımda 1.49, aralıkta 0.69 oranında tüketici fiyat artışları vardı.

2.46'lık en yüksek oran devreden çıkınca yıllık enflasyon ancak bu kadar indi ama ondan sonraki aylık baz etkileri bu yıl için pek umut vermiyor. Bu nedenle yerli ve yabancı piyasa oyuncuları Türkiye'de 2018 için çift haneli enflasyonu kanıksamış görünüyorlar. Bu algının olumsuz etkileri ise kaçınılmaz olacak.

Bence, mevcut iklimde, bu yıl enflasyonun yüzde 11-12 düzeyinde seyretmesi bile başarı sayılmalı.'

Bu şartların oluşması durumunda insan ister istemez kendine şu soruyu soruyor: Bunca yıldır enflasyonla mücadele ettik ve tek rakamlara indirdik. Ama ekonomi bir an bile ilginin ve dikkatin üzerinden eksilmemesi gereken bir bilim dalı. Daha birçok eksikliğimiz varken popülizme yönelinirse yaptıklarımız suyun üzerine yazı yazmaya benzer ve hemen kaybolur. O zaman bu kadar yapılan mücadelenin boşa gitmesi değil de nedir bu? Ne oldu da 15 yıl önceye, tekrar başa döndük?