Çağımız bilgi çağı. Bilginin harmanlandığı, anında milyonlarca kişiye ulaştığı bir çağ.

Bilgiye ulaşmak eskiden zordu. İletişim araçları sınırlıydı. Hatta çok önceleri kitaplara ulaşmak bile zordu. Şimdi hayal zannedilen şeyler bir bir gerçekleşiyor. Dünya küçüldü. İletişim araçları sayesinde ulaşılamayacak bir yer kalmadı artık. Dağda ücra bir yerde hayvan otlatan çoban bile dünyada olup biten her şeyden haberdar.

Bilgiye ulaşmanın birçok yolu var. Bunlardan biri de internetin, cep telefonunun yanında kitaplardan yararlanmak. Kitaplardan faydalanmak ise okuma alışkanlığı sayesinde mümkün. İletişim teknolojisine ayak uydurmak çok zor. Her an yeni yeni şeyler icat ediliyor. Bilgi de her an çoğalıyor ve değişebiliyor. İnternetin, akıllı telefonların cazibesiyle bizi kitapların dünyasından uzaklaştırma çabaları amacına hiçbir zaman ulaşamaz. Çünkü kitabın her sayfasına ellerinizle, gözlerinizle dokunma şansınız var.

Çağımız bilgi çağı. Bilgiyi depolamak geniş halk kitlelerine ulaştırmak artık kolaylaştı. Bundan yararlanmak ister bireysel isterse de toplumsal olsun bilinçlenmeden geçer. Okumaya ve öğrenmeye ayrılan zaman daima kendisini öder. Varsın gençlerimiz akıllı telefonları fazlasıyla kullansınlar. Fakat bunun yanında kitap okumaktan da asla vazgeçmesinler.

Amerikalı eğitim uzmanı ve felsefeci John Dewey, 90.doğum gününde bir gazeteciyle yaptığı röportaj sırasında, söz kitaplara gelmiş.

Gazeteci sormuş:

"Yıllardır kitap okuyorsunuz. Okuduğunuz onca kitabın size ne faydası oluyor?"

John Dewey, okuduklarının yaşamına ne denli katkıda bulunduğunu şu ilginç cümlelerle anlatmış:

"Dağlara tırmanmama yardım ediyor."

Gazeteci: "Dağlara tırmanmak mı?! Dağlara tırmanmanın ne faydası var?"

Filozof sözlerini şöyle açıklamış:

"Tırmanacağınız diğer zirveleri görebilmek için, dağlara tırmanmak gerekir. Bundan vazgeçtiğiniz an, kaç yaşında olursanız olunuz, yaşamınız sona ermiş demektir..."

"Endüstriyel toplumun yakıtı paraydı. Ancak bilgi toplumunda, yakıt da, güç de bilgidir."