Küme düşmesi kesinleşen Gaziantepspor'un onur mücadelesi karşısında bozguna uğradık.
'Nasıl olsa kazanırız' diye çıkmışız maça, çok belli...
Oynamadan, mücadele etmeden, forman rakibinkinden daha fazla terlemeden, inanmadan kazanılmıyor.

Bu sezonun belki de en kötü oyunu...
Nasıl geçen hafta Elazığspor karşısında sezonun en iyi oyunu oynandıysa, Gaziantep karşısında da çok kötü bir oyun...
Rakip savunuyor, rakip top kazanıyor, rakip mücadele ediyor, rakip atağa çıkıyor, rakip şut atıyor, rakip gol arıyor...
Tüm bunlar Samsunspor'un sahada uyandıramadı.
Bir şekilde Samaras'la gol bulmak bile yetmedi.
Sifakis'in birbirinin kopyası iki hatası, yenilen iki gol şaka gibiydi.
Gaziantepspor'un attığı iki golün dışında, Ahmet'in boş kaleye gönderemediği yüzde yüzlük bir pozisyon ile Furkan'ın da direkten dönen şutu var.
Bizim ise Samaras'ın golü dışında rakip kalede ciddi bir atağımız bile yok.
Nedeni mi, beş para etmeyen yabancılar...
Gaziantepspor'un stoperleriyle bile boğuşamayan Ayite,
geldikleri günden bu yana sosyal medyaya gülücüklü fotoğraf video koymak dışında işe yaramayan Chibuike ve Angan,
Çat pat Türkçe konuşmak dışında Samsunspor'a bir şey veremeyen Sifakis,
İlk yarı yatan, ikinci yarı 5-6 maç oynayan Samaras, artık düşün yakamızdan...
Ayite, Chibuike, Angan ve Sifakis'i ligin kalan maçlarında da oynatmasak bir şey kaybetmeyiz...
Hatta zararın neresinden dönersek kardır, sözleşmelerini fesih edip gönderelim...
Söz vermişler, hocadan özür dilemişler, artık oynayacağız demişler falan filan, geçin bu işleri artık...
Bu yabancılar takımı baltalıyor, onları oynatmak için formayı vermediğimiz futbolcularımız da küsüyor...
Lider Rize'den ve Elazığspor'dan aldığımız 4 puan Gaziantep yenilgisiyle çöp oldu, anlam yitirdi.
Lig bizim için şimdi yeni başlıyor, hadi hayırlısı...