Yıldız Kenter hocamız ile akşam yemeğindeyiz.

Aslına bakarsanız yemekte değil.

Sadece akşam çorbası içiyoruz.

Hocamız çok sever Yayla çorbasını.

Bir yandan da sanat konuşuyoruz…

***

Söz bir ara Nejat Uygur'a geldi.

(Allah rahmet eylesin)

Nejat Uygur Anadolu'da turneye çıktığı zamanlarda, solanlar dolarken diğer tiyatrocularımızda neden salonların yarı boş olduğunu sordum.

Dediler ki: ' Belden aşağı tiyatro yaparsanız etik ve estetiği topluma vermede zorlanırsınız!

***

Yıldız Kenter'in bu sözü bendenizde Maslov'un ihtiyaçlar hiyerarşisini anımsattı.

Ne diyordu Maslow?

Önce zaruri ihtiyaçlar.

Peşine, kültürel ihtiyaçlar.

Daha sonra?

Lüks ihtiyaçlar.

Maslow'un beş maddeden oluşan bu ihtiyaçlar piramidinde neler vardı?

Hatırlayalım:

  • Fizyolojik ihtiyaçlar
  • Güvenlik ihtiyacı
  • Ait olma ve sevgi ihtiyacı
  • Saygı ihtiyacı
  • Kendini gerçekleştirme ihtiyacı.

Ne zamandı bu?

  1. Yüzyılda.

Ya 21. Yüzyılda?

***

Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine 21.yüzyılda ne eklenebilir?

Bilim insanlarımız ne diyor buna?

Yoksa ülkeden ülkeye değişir mi bu?

Elbette değişir!

***

En altta biyolojik ihtiyaçlar, en üstte psikolojik ihtiyaçlar derken değerli sanatçımız Yıldız Kenter hocamızın belirttikleri etik ve estetik ihtiyaçlar bu işin neresinde?

Hele de zaruri ihtiyaçları karşılamaya çalışan az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde etik ve estetik değerler yarı askıdayken!

Üstelik bazı tiyatro topluluklarında belden altı tiyatro söylemleri hala devam ederken.

Oysa tiyatroda küfür bile, etik repliği içerisinde estetik belirtilmeli.

Öyle mi?

Öyle!

***

  1. Yüzyılda artık Maslov'un bu ihtiyaçlar hiyerarşisine etik ve estetik ihtiyaçlar eklenebilir mi?

Ne dersiniz?

Naçizane bendenize sorarsanız etik ve estetiği Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine eklemeli ve sanatı insan yaşamı için çocukluğundan beri gerekli hale getirmeli…

***

Evet!

Yıldız Kenter hocamız ile akşam yemeğindeyiz.

Aslına bakarsanız yemekte değil.

Sadece akşam çorbası içiyoruz.

Çok sever yayla çorbasını.

Birazcık da sanat konuşuyoruz…