Gıdaların raf ömrünü uzatmak amacıyla kanserojen kimyasalların yanı sıra daha çok kazanç elde etmek için insanların sağlığıyla oynanması, tek kelimeyle 'Şerefsizlik' tir…

Bu 'utanmazlar' için mevcut cezalar da maalesef 'caydırıcı' değil!..

Onlar için ne söylersen söyle, ne yazarsan yaz, hepsi boşunadır!..

Çünkü, onlarda Allah korkusu yoktur!..

Eeee böylelerinden de her kötülüğü beklemek mümkündür!..

Bugünkü "kıssadan hisse" "zamanın ruhu"ndaki kirlenmişliği öylesine güzel anlatıyor ki...

***

Hazreti Ömer, halifeliği zamanında sütçülerin süte su katmasını yasaklamış ve bu emrini her tarafa duyurmuştu. Şehrin asayişini kontrol etmek için bir gece Medine'de dolaşırken yoruldu ve biraz dinlenmek üzere bir evin duvarına yaslandı. Evin içinde anne ile kızı arasında geçen şu konuşmayı duydu...

Anne, " Haydi kızım, kalk da sütlere biraz su katıver" dedi...

Kız itiraz etti: " Halifenin sütlere su katılmasını yasakladığını bilmiyor musun?"

Anne, yine ısrar edince, Kızı; "Öyle ise Halifenin yasakladığı işi nasıl yapabilirim?" dedi.

Anne hiç oralı olmadı bile. 'Kalk da su koy şu sütlere, Ömer seni nereden görecek?" diyerek kızını zorladı.

Genç kız, "Ömer görmez ama Rabbim görür. Vallahi ben O'nun göreceği yerde yapmadığım bir işi görmediği yerde de yapmam" dedi.

Hazreti Ömer, bu konuşmaları dinledikten sonra evine döndü. İyi bir din terbiyesi görmüş bu yüksek ahlaklı fakir kızı, oğlu Asım ile evlendirdi."

***

Bugününüz dünden daha iyi olsun. Sağlıklı ve huzurlu günler dileğiyle...