Şu elin keferelerine bazen aptallıklarına şaşarak bazen de onurlarına olan düşkünlüklerine gıpta ederek bakar dururdum. Oh, nihayet, bizden biri de aynı olamasa da benzer bir erdemi gösterdi. Hala şaşabilirim şu elin keferelerine ama artık onların erdemi karşısında daha önceki kadar ezik kalmam!

Adamlar, en doğusundan en batısına dozları farklı olsa da benzer tavır sergiliyorlar bir yalanları, bir sahtekarlıkları, bir hileleri ortaya çıktığında. Batıdakiler anında istifa ediyor, en doğudakiler ise intiharı seçiyor yalanlar, hırsızlıklar, rüşvetlerle kirlenmiş onurlarını temizlemek için. Sorun en batı ile en doğunun arasında, şu bizim de mensup olduğumuz Orta Doğu'da, Orta Şark'ta. Orta Şark siyasetinde istifa diye bir kavram yok. Talimatla kalkıp inen parmaklar tüm hırsızlıkları, rüşvetleri, vurgunları aklamaya yetiyor nasıl olsa; istifaya hele de intihara ne gerek var ki?

Batıdaki utanma ve istifa kervanına en son İngiltere İçişleri Bakanı Amber Rudd katıldı. Hırsızlık yapmamış, rüşvet almamış, para sayma makineleri ya da silme para dolu kutularla yakalanmamış,sadece yalan söylemiş, daha doğrusu 'Bakanlığının göçmenlere yönelik sınır dışı uygulamaları konusunda parlamentoyu yanlış bilgilendirmiş' yalanı ortaya çıkınca da basmış istifayı. İngiltere Başbakanı Teheresa May de anında kabul etmiş! Bakar mısınız şu elin İngilizlerine, şaşmaz mısınız yaptıklarına? Müslüman biziz ama Müslüman'a yakışanı yapan elin keferesi, elin İngiliz'i. Nasıl yanmam ben, nasıl hayıflanmam halimize?

Üstelik de ne ilk istifası bu Batılı siyasetçilerin ne son istifası; bundan önce bir yığın örneği var bu tavrın, bu erdemli davranışın, bundan sonra da yine onlarcası olacak, yalan ve rüşvet ya da rüşvet sayılacak aymazlıklar var oldukça.

Yabancı kaynaklardan yasadışı bağışlar aldığı yönünde iddialar yükselince ya da on yıl önce ölmüş bir yakınının engelli kartını kullandığı tespit edilince istifa edeni mi, evinde sigortasız işçi çalıştırdığı ortaya çıkınca makamı anında terk edenini mi? Batıda ve doğu da hepsi var bunların.

Bir alışveriş merkezindeki çatının çökmesiyle 54 kişinin ölmesi üzerine "Benim de sorumluluğum var" diyerek istifayı basanı mı ararsınız ya da 5 kişinin öldüğü köprü çökmesini istifa sebebi sayanını mı? Hani 'şarkta ve garpte var ama Ortadoğu'da yok' demiştik ya, haksızlık etmeyelim bir örnek de Ortadoğu'dan verelim. 49 kişinin öldüğü tren kazası sonucu istifa eden Mısır Ulaştırma Bakanı Rashad al-Mateeni'yi saygıyla analım.

Ya ihalelerde yolsuzluk yaptığı ve bir işadamından 10.350 euro değerinde saat aldığı ortaya çıkınca istifa eden İtalya Altyapı ve Ulaştırma Bakanı Maurizio Lupi ile devlet kasasından çikolata almak için 60 lira kullandığı için istifa eden İsveç Maliye Bakanı Mona Sahlin'e ne demeli? Hadi, okullara bir hata sonucu küflü pirinç gönderilince özür dileme şeklini istifa ederek gösteren Japonya Tarım Bakanı Seiichi Ota'yı zikrederek kapatalım istifacı kefere faslını da şu bizim insanımıza gelelim.

Bir zamanlar Süper Lig'de fırtınalar estiren, Türk futboluna sayısız yıldızlar armağan eden Samsunspor önceki gün Spor Toto Ligi'nden de düştü. Kentte üzüntü had safhada, ağızları bıçak açmıyor. Dün bir kişi, takımın son antrenörü Besim Durmuş düzenlediği basın toplantısında 'Herkesten özür diliyorum. Çok mahcubum. Utanıyorum' diyerek istifa etti.

Başarısızlığın utanç sebebi olduğunu ve başarısızların istifa etmesi gereğini siyasetçiler de öğrenecekler mi ve biz o günleri görecek miyiz? Ne dersiniz?