Rahmetli Büyükşehir Belediye Başkanı Muzaffer Önder'in eşi Sebahat Abla'nın vefatını öğrendiğimde, anılara sürüklendim...

Muzaffer Önder, Lise Caddesi ile Hakkıbey sokağın kesiştiği, köşe binanın üst katında oturuyordu...

Muzaffer Abi'ye "Neden asansörlü binada oturmuyorsun" diye sorulduğunda, "Hanım bu evi seviyor" cevabını veriyordu...

Sebahat Abla, hem giyim tarzı hem de kişiliğiyle "mütevazı" bir insandı...

Rahmetli Muzaffer Önder, Büyükşehir Belediyesi'nin Kemal Vehbi Gül'ün başkanlığı döneminde alınan eski bir Mercedes aracı vardı ama o makam aracı olarak yeşil renkli Renault otomobili tercih ederdi…

Sebahat Abla, zorunlu protokol yemekleri olmadıkça ne ona ne de belediyeye ait başka araca bindi…

Gideceği yer yakınsa yürür, uzaksa evin karşısındaki duraktan taksiye binerdi...

Devlet malını, özel işlerde kullanmayı

"kul hakkı yemek" olarak "günah" bellemişti...

Mütedeyyin bir insandı. Onu hiç kimse dışarıda başında eşarp olmadan görmemişti...

Türban tartışmalarının yaşandığı dönemde, CHP'li Muzaffer Önder, eşi ve kardeşinin de başının kapalı olduğunu söylerdi…

Onu, masraflı ve şatafatlı kadın etkinliklerinde gören de olmamıştı...

Sebahat Abla ile Yusuf Ziya Yılmaz'ın eşi

Semiha Abla'yı birçok yönüyle birbirine benzetirim...

Gereksiz konuşmayan, davranışlarında afra tafraya yer olmayan, insanlara tepeden bakmayan mütevazı yapıları ile samimiyet içinde dini vecibeleri yerine getiren iki kadın, aynı zamanda da hemşehriydi…

Her ikisinin bir başka ortak kaderi vardı. İkisinin de evladı olmadı. Ancak, Allah her ikisine de yüzlerce çocuğa, kendi imkanlarıyla analık yapma fırsatı verdi…

Yazdıklarımın eksiği var, fazlası yoktur!..

Ne kadınlar bilirim bu memlekette...

Eşlerinin sorumlu oldukları kurumları yönetmeye kalkışıp, bir tek onların makam koltuklarına oturmadıkları kalan!..

Hele de devlet imkanlarıyla ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmayan!..

Dahası var da şimdi sırası değil...

O iki "asalet abidesi" kadından Hakk'a yürüyen Sebahat Abla'ya Allah'tan rahmet; bu vesileyle kulaklarını çınlattığım Semiha Abla'ya da sağlıklı bir ömür diliyorum...