Bilim insanları bir araya geldiler ve cinayete 'dur' dediler.
Bu kentte uzunca bir zamandır bir tarih kalpazanın akıl hocalığında(!) bir tarih cinayeti işlenmekte, Milli Mücadele tarihi bir takım saçma sapan rivayetler ve sözde akıl yürütmelerle ana ekseninden kaydırılmakta. Üstelik de bu 'tarihe hizmet' gibi alkışlanacak bir sunumla ve oldukça yüksek bir maliyetle yapılmakta.
Bir emekli tarih öğretmeninin kendi kendisiyle çelişen, bir önceki sayfada yazdıklarını birkaç sayfa sonra çürüten/yalanlayan ifadeleriyle dolu ve kamu kesesinden basılan/bastırılan kitaplarındaki 'ilk adım' yanlışlarına Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde düzenlenen bir çalıştayla 'dur' denildi. Bilim adına konuşan akademisyenlerden sonra artık sıra Samsun Büyükşehir Belediyesi'ndedir ve onların da bu yanlışlara ve yanlışlarla dolu ticari yayınlara artık 'dur' deme zamanları gelmiştir. Aksi sadece kamu kaynaklarının har vurulup harman savrulması olmayacak aynı zamanda milli mücadele tarihine vurulmuş bir darbe de olacaktır.
Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan'ın yönlendiriciliğinde (moderatörlüğünde) yapılan ve OMÜ Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç ile Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bekir Batı'nın da bir süre izlediği çalıştaya Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut, Prof. Dr. Nedim İpek, Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, Prof. Dr. Rıza Karagöz ve Prof. Dr. Serpil Sürmeli tartışmacı olarak katıldılar. Akademisyenlerin Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun ve Havza günleri ve izlediği yol konusunda fikir birliği içinde olduğu gözlendi.
Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut ve Prof. Dr. Nedim İpek, Mustafa Kemal Atatürk'ün gerek Samsun ve gerekse Havza günlerinde kendisine tahsis edilen Mıntıka Palas ve Ali Baba Otellerinden başka herhangi bir yerde kalmadığını ve 9 Ordu Müfettişliği forsunun her iki binada da Türk Bayrağı'nın yanında göndere çekildiğini vurguladılar. Her iki hoca ve diğer hocalar da Mustafa Kemal Paşa ve maiyet erkanının Samsun'dan Havza'ya bir takım çetelerin korumasında gittiği yolundaki söylentilerin aslı olmadığını belirttiler.
Sözde tarihçinin son zamanlarda ortaya attığı iddialardan birisi de Mustafa Kemal Paşa ve maiyet erkanının Samsun'dan ayrılırken Kadıköy'deki Pontus çetelerinden korktukları(!) için yollarını değiştirerek Bağdat Caddesi yerine Unkapanı yokuşunu kullandıkları yalanıdır. Kısa bir süre sonra yedi düvele meydan okuyacak kahramanları daha işin başında yolunu değiştirecek korkaklar gibi sunan bu yalan ve yanlış iddia da konuşuldu. Prof. Dr. Dursun Akbulut 'bilim belgeye bakar, bunu iddia eden belgesini ortaya koymak zorundadır' dedi. İddia sahibi hala ciddiye alınır bir belge ortaya koymuş değil.
Bilim insanları konuştu, artık şarlatanların ve kalpazanların susma zamandır. Hayır; sadece onların susma zamanı değil, başta Samsun Valisi Sayın Osman Kaymak ve Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Zihni Şahin olmak üzere kent ve belediye üst yönetiminin konuya el atması, tarihi yolu bilim insanlarıyla konuşup yanlıştan arındırma zamanıdır. Ve bir de bugüne kadar bu uydurma tarih değirmenine su taşıyanların artık bundan vazgeçme ve günah çıkartma zamanıdır.
Tarih birilerinin sağdan sodan duydukları yalan ve yanlışlarla istediği gibi oynayabileceği bir alan değildir. Tarih bir milletin dünden bugüne, bugünden yarına milli yürüyüşünün belgesidir ve kitaplar o yürüyüşe sadık kalmak zorundadır. Hele de o tarih Türk tarihi ve hele de o şanlı tarihin en şanlı sayfalarından birisi olan Milli Mücadele tarihi ise.
