BES (Bireysel Emeklilik Sistemi)'nin yeniden geri getirilmesi ve zorunlu olarak bütün çalışanların sisteme dahil edilmesi düşünülüyormuş. Böylece çalışanların ücretlerinden BES (Bireysel Emeklilik Sistemi) adı altında yeniden kesintiye gidilecek.

45 yaş altı çalışanların otomatik olarak katılacakları Bireysel Emeklilik Sistemi (BES), 1 Ocak 2017'de başlamıştı."Sisteme katılım ile, tasarruf oranlarında artış hedeflenirken, çalışanların sahip oldukları refah seviyelerinin emeklilik dönemlerinde de sürmesi amaçlanmış",ancak sisteme kendi istemi dışında dahil edilenlerin çoğu -ne hikmetse-sistemi terk ettikleri için amaç da hasıl olmamıştı...

Şimdi bu sistem yeniden gündeme getiriliyor;ama,bu kez,üç yıl çıkmak yok!..Yani üç yıl ücretlerden zorunlu kesinti yapılacak!..

Kamuda 32 yıl çalışmış birisi olarak, Özal ve Demirel dönemlerinde ücretlerimizden yapılan zorunlu kesintileri(gaspları) hatırlattı bana bu olay.

12 Eylül hukuku egemendi. Çalışanların haklarını savunacak sendikalar ve diğer kitle örgütleri yoktu o zaman. Enflasyon kimi yıllar % 100'lere kadar yükseliyor, çalışanlar sürekli yoksullaşıyordu...

Maaşlarımızdan, Konut Edindirme Yardımı, Tasarrufu Teşvik Fonu, Olağanüstü Hal Tazminatı, İLKSAN... adları altında kesintiler yapılıyor, toplanan paralar bankalara kaynak olarak aktarılıyor, o bankalar hortumlanıyor(hortumcuların eşleri başbakan oluyor),bizim "devlet güvencesindeki tasarruflarımız" yağmalanıyordu...

O zaman da kendi istemimiz dışında zorunlu olarak sisteme dahil ediliyorduk ve çıkamıyorduk. Örneğin ben, Konut Edindirme Yardımı ve Olağanüstü Hal Tazminatı kesintilerimden bir kuruş dahi alamamış birisiyim. Tasarrufu teşvik fonundaki paraların tasfiyesi süresince ise bize ödenen miktar, kesintilerimizin yüzde biri bile değildi. Çünkü, devlet kendi kestiği paranın bordrosunu bizden istiyor, gösteremeyene parasını vermiyordu! Tam bir "Deli Dumrul" durumuydu! Aynı şeyi geçtiğimiz 30-40 yıllık süreçte, çalışanların tümü yaşadı...

32 yıllık emeğim sonucunda,bugün kamudan emekli olmuş birisi olarak,bana bağlanan emeklilik maaşı, TÜİK'in verilerine göre yoksulluk sınırının yarısı kadar bile değil!... Açlık sınırının ise azıcık üstünde,sağ olsunlar(!)...O kesintilere ne oldu dersiniz?!..

BES ile yapılmaya çalışılan, geçmişin kötü tekrarından başka bir şey değildir. Amaçlanan, yine birilerine, çalışanların ücretlerinden ucuz kaynak sağlamak ve o kaynakları geçmişte olduğu gibi iç etmekten başka bir şey değildir. Bireysel Emeklilik Sistemi bu nedenle tam bir yanıltmacadır.

Sendikalar, çalışanların örgütleri,yeni bir soyguna izin vermemelidirler.Siyasi iktidar da,sermayeyi, çalışanların ücretlerinden kesinti yaparak BES'lemekten vaz geçmelidir...

Alpaslan ÇEPNİ