İşletmenin en temel amaçlarından birisi hiç şüphesiz ki kar elde edebilmek. İşletme kar elde edecek ki büyüsün, istihdam artışı sağlasın ve varlığını sürdürsün. İşletme bilimine göre işletmelerin ömürleri için süre biçilmez. Kurulan her işletme yıllarca varlığını sürdüreceği varsayılır. Pratik yaşam o şekilde olmasa da stratejilerin belirlenmesi vs açısından bu şekilde var sayılır.

Kar hiç şüphesiz çok önemli ama sürdürülebilir karlılık daha önemli. Kısa vadede çok kazanmak yerine orta ve uzun vadede kazanmak her zaman daha önemlidir. Bu da ancak işletmelerin ürünlerini satın alan hedef kitlesi ile arasında sağlıklı bir ilişki kurması ile mümkündür. Bunu söylemek çok kolay ama yapmak ise son derece zordur. Bu doğru ilişkinin kurulabilmesi için işletmeler zaman ve bütçe ayırmak zorundadır.

İşletmenin uzun vadeli kar elde edebilmesi için tekrarlanan satın alma davranışlarının gerçekleşmesi ile söz konusu olur. Yani anlık değil müşterilerimizin bizden sürekli ürün satın alması ile başka bir anlatım ile marka sadakatinin yaratılması ile söz konusu olacaktır. Bunu yaratmanın en temel yolu ise müşterilere değer temelli pazarlama anlayışı ile yaklaşmaktır. Değer kavramı pazarlama açısında fayda/maliyet şeklinde özetlenebilir. Burada kilit nokta ise faydayı yaratmaktır. Faydayı biz iki şekilde ele alırız. Duygusal fayda ve fonksiyonel fayda.

Eskiden cep telefonlarını aklımıza getirelim. Sadece konuşuyor idik. Peki şimdi böyle mi? Belki de en son özellik olarak konuşturuyor. Şu an telefon ile hemen hemen yapamayacağımız bir işlem kalmadı gibi. EFT'den mail kontrolüne kadar hemen herşeyi yapabilir hale geldik. İşte buna fonksiyonel fayda diyoruz.

Duygusal fayda ise müşteri ile ürün arasında duygusal bir bağ kurularak yaratılan fayda şeklidir. Örneğin Apple müşterileri bunun en temel örneğidir. Başka hiçbir telefon markası için müşterileri sabahın erken saatlerinde ürün satın almak için kuyruğa girip beklemiyorlar.

Maliyet ise ürünün satın alınabilmesi için katlandığımız giderlerdir.

İşletmelerin burada yapması gereken şey ise faydayı artırıp maliyetleri düşürmesidir. Yazması kolay ama pratik hayatta yapılması en zor kısımlardan birisi de işin bu kısmıdır. İnsanların elde ettikleri fayda ile maliyetlerin de aynı oranda artış gösteriyor ise de işletme açısından çok büyük bir sorun teşkil etmeyecektir. Ama yine de orta ve uzun vadede maliyetlerin kontrol altına alınması gerekli ki işletmenin karlılık düzeylerinde ters bir durum yaşanmasın. Bu yüzden işletmeler varlık sebeplerini ve değer önerilerini doğru şekilde ifade etmelidir.