Siyaset ya da politika, devlet ve memleket yönetme sanatının adıdır.

Bu yönetim sanatının ahlakı, kendine özgü değil, çekirdeğine yerleştirilmiş ideolojiye ya da inanca göre şekillenir.

Burada Müslümanların siyasi ahlaklarının sorgulanmasının gereğine inanıyoruz.

Hedef politikacılarımız yalnız Türkiye insanı değildir. Bütün bir ümmeti hedef alıyoruz.

Türkiye'de Müslüman politikacı vardır ama kurumsal anlamda İslami parti yoktur ve olmamıştır de.

İslami referanslarla kurulduğu iddia edilen partiler iddialarında doğru olsalar da strateji ve taktikleri hiçbir zaman tam İslami olmamıştır. Hemen tepki gösterenlere, nüfusunun % 99'unun Müslüman olduğunu söylediğimiz bir ülkede durumlarını hatırlatırız.

Evet, Türkiye'de Müslüman politikacı vardır ama kurumsal bazda İslami parti yoktur ve olmamıştır. Aksi bir iddia, şarlatanlıktır.

Müslümanın hedefi, asıl amacı gölgede bırakacak iktidar mı yoksa Allah rızası mı?

Müslümanlar bu sorunun cevaplandırılmasında bazı sıkıntılar yaşamışlardır. El an da bu sıkıntıları yaşamaya devam etmektedirler.

Bediüzzaman Said Nursi, toplumun % 70- 80'inden aktif talep gelmeden İslam adına yönetime talip olmanın sakıncalı olduğunu söylerken, merhum Aliya İzzetbegoviç de şöyle söyler:

'İslam nizamı, ancak Müslüman toplulukların nüfusun çoğunluğunu teşkil ettiği devletlerde sağlanabilir. Bu çoğunluk olmadan, İslam nizamı yalnızca iktidarla sınırlı kalıyor( zira İslam toplumunun oluşturduğu ikinci etken eksik kalmış oluyor) ve zamanla zorbalığa dönüşebiliyor.'

Ayrıca, ' hedef vasıtayı(parti, dernek vs.) aklar düsturu, sayısız suçun işlenmesine sebep olmuştur. Mukaddes bir hedef, kullanılan değersiz bir vasıtayı mukaddes kılmaz, fakat kullanılan değersiz bir vasıta tüm hedefleri değersizleştirip kendine benzetebilir.'(Müslüman toplumlarda değerler erozyonunun nedenini burada aramanın doğruluğuna inanıyoruz.)

'Ahlaki açıdan ne kadar güçlü olursak, seçim yapma konusunda güçsüzlere yaraşan şiddete o kadar az ihtiyaç duyarız. Şiddetin yapamadığını, yüce gönüllülük, tutarlılık ve cesaret yapabilir.'(İslam Deklarasyonu Terc. Sh.90).

İslam dünyasında İslami anlamda bir siyasal parti olmadığı gibi, var olan siyasal iktidarlarda da İslami siyasi ahlak yoktur. İktidarların ortak aracı pragmatizm ve Makyavelizm'dir. Bu alanda yaşamın bir parçası olarak yeni bir ahlak inşası zorunluluğuna inanıyoruz. Şimdiye kadar İslam adına ortaya çıkanların başaramadığı bu zor işi, inşallah bundan sonra gelenler bize lanet okumadan başarırlar. Selam ve sevgi ile…[email protected]