Samsunspor'u yıllardan beri takip ederim. Takım başarılı olduğu zaman bunu herkes sahiplenir. Ancak işler yolunda gitmediği zaman ise bahane üstüne bahane.

Nedense Samsunsporlu futbolcular içeride kendi taraftarı, dışarıda ise rakip takım taraftarından etkilendiği için maç kaybediliyor. Bahane çok yani.

Bunu son olarak kaybedilen Amed Sportif Faaliyetler maçının ardından da yaşadık.

Yok efendim oyuncular Diyarbakır'ın fiziki şartlarından etkilenmiş. Yok hakem ucuz penaltı vermiş. Madem öyleyse neden daha önce Amed Sportif Faaliyetler'de forma giyen Şahin Şafakoğlu ve Okan Dernek ile başlamadın diye sormazlar mı adama.

Önce sen takımın olarak ne yaptın ona bak. Bir takımda forma dağıtımı adil olmadığı sürece başarı gelmez. Orta sahaya Yılmaz transfer edildiği zaman kimin kesileceğini düşündüm. İlk aklıma gelen Oğuz oldu. Çünkü Savaş kaptan, Yılmaz yeni transfer.

Peki başarı geldi mi? Hayır!

Sezonun ilk yarısını düşünün. Ne zaman Çağrı gitti Oğuz oynamaya başladı o vakit takım hem iyi oynamaya hem de galibiyetler almaya başladı.

Ayrıca Enes İslam gibi bir yeteneği 18 kişilik kadroya almayıp sağ tarafta Erhan Şentürk ile başlamak ise tam bir facia.

Savunmaya takviye olarak alınan Aytaç'ı ise biraz ağır gördüm. Gerçi takım komple kötüydü. Sanki bu takım kamptan değil de bir haftada 3 maç oynamış gibiydi. Bir oyuncu kötü oynayabilir ama kötü koşma şansı var mı? Rakip 10 metre geriden gelip topu aldığı pozisyonlar oldu.

Kısacası Amed maçı sadece skor değil Samsunspor'da transferden teknik ekibe kadar birçok kesimin sorgulanmasına neden oldu. Şampiyonluk hedefi ile iddialı şekilde ikinci yarıya başlayan Samsunspor'un bu yenilgisi ile her şey bitmiş olmasa da Taner Taşkın ciddi şekilde tartışılmaya başlandı.

Bundan sonra kimsenin kredisi kalmadı. Maç kaybedildiği anda şampiyonluk da tehlikeye girer.

Yönetimden herhangi bir hamle gelmeyince Taner hoca takımın başında devam etti ve dün akşam yapılan antrenman ile Gümüşhanespor maçının hazırlıkları başladı. Hiçbir takımın hafife alınmayacağı bu ligde iç saha maçlarında taraftara büyük görev düşüyor.

Öncelikle Pazar günü stadyumda ki yerimizi alalım ve maçta son düdük çalana kadar Samsunspor'a desteğimizi sürdürelim. Şu an için kaybedilmiş bir şey yok. Başarmak için mücadele etmek gerekir. Ne zamanki mücadeleyi bırakırsak o zaman kaybederiz.

Kalın sağlıcakla.