Enteresan adamdır, Yolbaşçı... Durur; düşünür; düşünür ve çok kısa bir şeyler söyler. Söyledikleri, ya ülke geneli ile ilgilidir ve çok uzun düşünülmüş; üzerinde kafa yorulmuş stratejilerdir veya...
Veya matematik formülleridir.
Yumuşaktır, başkalarına karşı; kendisine 'ebter' diyenleri bile affeder ve peşinden gider..
Serttir, kendisini eleştiren eski gönül arkadaşlarına karşı… Alabildiğine…
O kadar ki, cenaze namazlarına bile tahammül edemez…
O yüzden; yolbaşçının yol arkadaşları, -emir üzerine- dinimizce 'farz-ı kifaye' olan cenaze namazına bile katılamazlar…
Zira onlar, koltuklarını korumak için, liderlerinin emirlerini çiğneyemezler.
Bir de 'ülkücü' geçinirler.
Sorsam haksız mıyım?
Beyim, Dokuz Işık'ın umdelerinden biri de 'şahsiyetçilik' değil miydi?
Nerede kaldı sizin şahsiyetiniz?
Ülkü Ocakları hakkında uzun zamandır yazmayı düşünüyordum. Ama 'bizim çocuklar' düşüncesi ile elim varmadı…
İçlerinden bazılarının yaptıkları töresiz hareketlere rağmen sustum. 'Belki düzelirler' umudunu taşıdım.
Yanılmışım.
Çapsız-kapasitesiz-töresiz bir sürü yeni yetme eski, töreyi ayaklar altına almış vaziyette.
Kendi aralarında, 'reisçilik' oynuyor. Kendilerini aldatıyorlar.
Kapasite yerlerde. Eğitim yok. Bilgi yok. Birikim yok.
En önemlisi: Töre yok.
Tüm yaptıkları, merkezden gelen emirler doğrultusunda, oturmak-kalkmak.
Siyasi kişilerin istekleri doğrultusunda, afiş asmak, slogan atmak ve dedikodu yapmak…
Ülkü Ocakları isminin arkasına sığınıp, etrafa hava basmak…
Onun içindir ki, Ocağın eski havası ve gücü yok.
Onun içindir ki, Ocak'tan genç yetişmiyor.
Onun içindir ki, yaşlı Ülkücüler bile, çocuklarını Ocağa göndermiyor.
Yazık oluyor Ocağın şanlı mazisine…
….
Yetmemiş…
Bir de kalmışsınız, Ozan Arif'in cenazesinde tavır koymuşsunuz..
Size bir şey söyleyeyim mi?
Sizin neslinizden ve sizin gurubunuzdan bir kişi bile çıksa ve ispat etse ki…
Ozan Arif'in yüzde biri kadar bu davaya hizmet etmiş olsun…
Tüm sözlerimi geri alacağım..
…..
Türk töresi, sıra ve saygı esasına dayanır. Sıranızı bileceksiniz; saygınızı göstereceksiniz.
Dahası ülkücü olmak bunu gerektirir. Ülkücü olmanın şartlarından biri de vefadır.
Ülkücü için 'vefa' İstanbul'da bir semt adından ibaret olamaz.
Vefa erdemdir… Bizim büyüklerimiz bizim neslimize böyle öğretmişlerdi.
Bilmem anlatabildim mi?
……
MHP Samsun İl Başkanı Abdullah Karapıçak'ı tutumlarından dolayı kutluyorum. Kendilerine yakışanı yapmışlar..
Koltuklarınızı kaybettiniz/kaybedebilirsiniz. Adamlığınız baki kalır.
Not: Rahmetli Ozan Arif dostumdu; kardeşimdi. 'Hakkım var ve helal etmiyorum' diyen herkese, ispat ettikleri takdirde her türlü borcunu ödemeye hazırım.