Yaratılanların en şereflisi olan insanın günümüzdeki hali heder olmaya yeterli tüm verileri bizlere vermektedir. İnsanlığın omurga çizgisi kaybolmaya yüz tutmuş vaziyettedir. Yaşamın odak noktası menfaat olarak tayin edilmiştir. Hayatı beynelmilel kaidelere göre değil siyasetin kirli kurallarına göre belirleyen insanların sayısı topluma galip seviyededir. Bugün söylenen yarın inkar edilmekte, kibir kulelerinin yıkılmasına müsaade edilmemektedir.

Görünen o ki; ahlak tuğlaları istiflenmeliyken yerine para desteleri ikame edilmektedir. Kişiler infakını asaletinden yapmalı iken bunu bir gösteriş alameti olarak nazarlara vermektedir. Masum olan için kuşatıcı ruhla hareket gerekli iken gücü muhafaza adına çeşitli enstrümanlarla kişiler zulme layık görülmektedir. Hayatını dimdik, pürüzsüz yaşayanı rehber edinmek varken üç kuruşluk dünya malına tamah ederek ebedi ikbal tarumar edilmektedir. Saadet sarmaşığını hayatın ışığı yapmak varken karanlık dehlizlerde hapsolunmaktadır. Çapasını adalete atmak varken onu aparatlaştıran yüceltilmektedir. Birbirine saygı ve hürmetle davranmak varken partizan ve sekter siyaset tarzına mağlup olunmaktadır. Bir olmak, birleştirmeye vesile onlarca şey varken her şeyde bir bölen olmak tercih edilmektedir. Zembereği samimi duygu ile doldurmak varken aksine öfke zembereği kurulmaktadır. Dini değerleri kutsal bilenlere karşı bunu suistimal vasıtası yapmamak gerekirken bu duyarlılık hedefe ulaşmanın rampası yapılmaktadır. Hep iyiliği aziz tutmak ve öncelemek varken kişiler gam tortusuna muhatap edilmektedir.

Emeği zamanında takdir ve taltif etmek varken üreteni hoyratça tekmelenmektedir. Elegan bir davranış modeli ile hareket varken kaba ve nobranlık kutsallaştırmaktadır. Gaflet sarhoşluğunda debelenmeyi ayıplamak varken bu durum matahlaştırmaktadır. Makul bir davranış kodunu topluma enjekte etmek varken düşmanlık üniteleri kurulmaktadır. Hukukun verandasında ikamet varken mekanı düşüklere sarkıtmak yeğ tutulmaktadır. Dürüstlüğü tavsiye ile öğretim kadrosunda yer almak varken zıddının tahakkukunda gönüllü lojistik eri olunmaktadır. Hukuksuzluğa bent olmak varken ufak hesapların peşinden giderek miyavsız kediye dönüşmeye rıza gösterilmektedir. İnsanı onur burcuna oturtmak varken hislerin en balçığı layık görülmektedir. Basireti öne koymak varken onu miyoplaştıracak her girişime teşne olunmaktadır. İmbata layık olmak varken tufan layık görülmektedir. Beyan aleminin nihai sınırlarını kutsal metinlere bırakmak varken lider beyanına bu saha terk edilmektedir. Moderne tabi olmak varken arkaik düşünceler bereketlendirilmektedir. Birbirine yakın olmak varken dünyevi şeylerin bizleri ırağa salmasına müsaade edilmektedir.

Evet, günümüzde horgörü hoşgörüye tercih edilmiş durumdadır. Asil duygularla bağımız kopartılmış vaziyettedir. Samimiyet yerine ilişkilerde çıkar düşüncesi ile durum mekanikleştirilmiştir. İnsanlar cennetlik gövdelerini ısrarla ve inatla aksinin tezahürü için haksızlık sarmalına dolaştırmış haldedir. Vazifesi gereği yapılması gerekenler muhatabı için bir merhamet şovuna dönüştürülmüştür. Kişiler kendi kitlesini bir arada tutmak için diğer kesimi ötekileştirmiş ve vebalı iskemlesine oturtmuştur. Bilgi indi görüşe tercih edilmiştir. Kalmamıştır vayesi ahlak ve adaletten insanlığın…

Uzun kök analizleri yapmaya gerek yok. Hakkın cildi tahriş edilmiştir. İNSANLIĞIMIZDA EN KISA SÜREDE KENSTSEL DÖNÜŞÜM ŞARTTIR. Aksi halde akıbetimiz hayır olmayacaktır…