Farklı yaklaşımlara saygı duysam da, ben variyetini ve eski şaşasını kaybetmiş ve son günlerini hüzün içinde geçiren bir köy ağasına benzetirim Bafra'yı.

Ya da evlatları hayırsız çıkmış bir babaya.

Beş bin yıllık bir tarih…

Bir o kadar tarihsel miras…

Maviden yeşile çalan doğa dokusu…

Kurtuluş savaşından bile etkilenmeyen bir ekonomi…

Politik ve sanatsal birçok önemli figüre yıllarca devam eden ev sahipliği…

İmece kültürüne öncülük…

Vs.

Sonra:

Gazetelerin manşetinden, üçüncü sayfalarına hızlı bir geçiş.

Pardon düşüş.

Evlatları hayırsız çıkmış baba benzetmemi anlamış olmalısınız.

Neyse ki konumuz bu değil.

Sizler bu yazıyı okuduğunuz esnada Bafra'da farklı bir heyecan vücut bulmuş olacak.

Ve inanın Bafra ismini duyunca yüreği farklı atanlar için çok önemli bu.

Kısaca Kapıkayafest diye bildiğimiz, Kapıkaya Doğa Sporları ve Kültür Festivali dünden itibaren start aldı.

Hem de üçüncü kez.

Her defasında katılımcı ve ziyatçi sayısını artırarak üstelik.

Bafra festivali ilçenin dünyaya açılan penceresi olarak değerlendiriliyor.

Haklılar da.

Çünkü:

Düne kadar o yörenin yaşayanlarının bile tam olarak farkında olmadığı tarihsel bir miras, eşsiz doğa yansımaları ve özellikle adrenalin içeren spor tutkunları için aranıpta bulunamayan bir farklılığa sahip Bafra'nın Kapıkaya köyü ve çevresi.

Ülkenin en uzun uçuş alanına sahip olduğu için yamaç paraşütü tutkunlarına,

Kapıkaya tepesi, kral mezarları, Derbent Barajı ve Neyzen Tevfik'in memleketi Kolay'ı görmek isteyen doğa yürüşçülerine,

Doğadan ve insandan olağan üstü anlar yaşama tutkusundaki fotoğraf, bisiklet, su sporları ve ATV safari tutkunlarına olağan üstü bir menü sunuyor Kapıkayafest.

Ayrıca beş gün süren festival, her yaşta ücretsiz katılabiliencek sourvivor, futbol, voleybol, masa tenisi, dart, badminton, okçuluk ve denge oyunlarından oluşan geni bir yelpaze sunuyor katılımcılarına.

Kapıkayafest'in bu yıla özgü bir diğer yeniliği ise, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülüğünde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca başlatılan ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde tanıtımı Sıfır Atık projesinin tam anlamıyla uygulanan Türkiye'de ilk festival olması.

Kısaca;

Yurt dışı, Ege ya da Akdeniz'de tatil imkanınız veya vaktiniz yoksa,

'Çadınırınızı alın gelin' derim ben.