Bayram rüzgarlarının şüphesiz en heyecanlı anı, hacılarımızın hac için gittikleri Mekke-i Mükerreme'de ARAFAT dağına çıkıp VAKFE durmaları ve dualarıdır.

Arafat'taki VAKFE yeni bir doğumdur, Elest alemindeki sözleşmeyi yenilemektir.

Kul haklarının dışındaki günahlardan arınmaktır, temizlenmektir. Hayata ve kulluğa yeniden başlamaktır.

Hacılarımız Arafat'ta, 'Buyur Allah'ım, buyur Allah'ım, emrinde amadeyiz, Senin hiçbir konuda ortağın, benzerin yoktur' söylerken tevhid inançlarını yenilemişlerdir.

Hele bir de Diyanet İşleri Başkanımızın ülkemizin, İslam aleminin ve hatta tüm insanlığın sosyal, ekonomik, kültürel ve tevhid sorunlarını dile getirip duaya dönüştürmesi çok anlamlı olmuştur.

Bu duaya bütün hacılarımızla birlikte ümmet de amin demiştir.

Hacılarımız bu duaya, 'AMİN' dedikten sonra artık ülkelerine geldiklerinde geriye dönmezler.

Ülkelerinde Allah'ın herhangi bir konu ile ilgili hükümlerine ortak almazlar. Bundan böyle, 'HÜKÜM ALLAH'INDIR' Ayet-i Kerime'sine göre işlerini takip ederler. Bir Müslüman olarak sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel işlerini 'ALLAH'IN HÜKMÜNE(KARARINA)' göre düzenlerler. Çünkü Arafat'taki sözleşme bunu gerektirir.

'Hayır, haccımı yaparım ama, faizimi de yerim, esnaf olarak vatandaşı kandırırım, müteahhit olarak devleti sömürürüm, memur olarak işimi doğru yapmam, mesaiden çalarım, politikacı olarak da yalanımı konuşurum' diyorsak o zaman ARAFAT'TAKİ sözleşmemizin, Allah ile yeniden ahitleşmemizin bir anlamı olmaz.

Tevhid inancı demek, yaşamımızın her alanını, içimizde hiçbir burukluk duymadan ilahi hükme teslim etmek demektir. Atılan her adımı vahiy ölçüleriyle değerlendirmektir. Teslim olmaktır.

Namaz, oruç, hac vb. gibi ibadetler bir bütünün parçalarıdır. Bu ibadetleri, yukarıda ifade ettiğimiz gibi yaşamın diğer alanlarından ayrı düşünürsek hepsini kaybetmiş oluruz. İslam, bir bütündür. Bir kısmını kabul edip diğer bir kısmını reddetmek, tamamını reddetmek anlamına gelmektedir.

İşte hacılarımız ARAFAT VAKFE'sinde bunu anlamışlarsa ahitlerini yeniden tazelemişlerdir.

Değilse, hesap kıyamette görülecektir.

Selam ve sevgi ile…