Yaşadığımız Ülke'nin gündemi o kadar yoğun ki, nereye bakacağımızı, neyi konuşacağımızı şaşırıyoruz bazen.

Samsun gündeminde Bio Kütle Enerji santrali var. Her zamanki gibi halkın kaygıları yok sayılarak bir oldu bittiyle kuruluyor santral.

Herkesin başka bir görüşü olan Suriye operasyonu, terör saldırıları, seçimin üzerinden 9 ay geçmesine rağmen bir türlü kavgası bitmeyen İstanbul Belediyesi, bir türlü düze çıkamayan ekonomi, sabah beraber kalkıp gece beraber yattığımız dolar, ABD Başkanı Trump, Rusya Başkanı Putin, dış güçler, gittikçe fakirleşen halkımız, ota, …….a fetva veren diyanet işlerimiz,

Sigara günah mı mekruh mu? alkol alanların hepsi ayyaş mı? Camiye giden namaz kılanların hepsi Müslüman mı? Hırsızlık yolsuzluk kaderimiz mi derken bir sonbahar daha kayıp gitti elimizden.

Bilim, Sanat, Türkü, Müzik, Hoşgörü, İnsanlık, Çocuklar, Adalet, İyi Niyet konuşmadan, göremeden koca bir yıl bitmek üzere.

Oysa bu yoğun gündemden kafamızı kaldırıp bir bakabilsek tabiat anaya ne çok şeyler göreceğiz hayata dair.

Sonbahar da tüm kötülüklerden, vefasızlıklardan, art niyet den, kirden, pastan arınıyor tüm ağaçlar, çiçekler.

Yıl boyunca üzerine yapışan, sinen kötülükleri, yapraklarını, çiçeklerini dökerek atıyor üzerinden tek tek.

Geçen yıla dair hatırlamak istemediği, hoşlanmadığı ne varsa sabırla, hüzünle; yeşilini önce kızıla sonra sarıya boyayarak en sonunda da üstünden silkeleyip atarak kışın getirdiği o yorgana sarılarak dinlenmeye alacak kendini.

Susacak, konuşmayacak, gizleyecek kendini kış boyunca tüm kötülüklerden.

Ta ki bahar gelene kadar.

Umutla, neşeyle yeşerecek yeniden doğa. Çiçekler açacak yeniden

renk renk, boy boy, çeşit çeşit. Her donda ayrı bir güzellikle gelecek yeniden. Güzel, yaşanabilir bir hayat için yeni ümitlerle canlanacak bir kez daha. Yine güzel türküler söyleyecek her bir çiçekte.

İnşallah bu bahar, bu bahar olmazsa bir dahaki bahar veya ondan sonraki bahar;

Tüm insanlıkla bahar olabilmek dileğiyle!