21. yüzyıl ile birlikte pazarlamadaki en büyük sorunlardan bir tanesi, doğru hedef kitleye ulaşmak haline geldi. Bunun için işletmeler ciddi çabalar sarf etmekte ve çeşitli mecralar aracılığı ile de hedef müşteri grubuna ulaşmaya çalışmaktadır.

Hemen her alışveriş yaptığımız yerde, bizden kasiyerler “kayıtlarımız için cep telefon numaranızı alabilir miyim” sorusu ile birlikte hepimizin iletişim bilgilerini aldı. Bunun doğal bir sonucu olarak da alışveriş yaptığımız hemen her yerden bize bilgilendirme mesajları gelmeye başladı. Sadece alışveriş yaptığımız yerlerden mesaj gelmekle kalmadı, bizim hiç alışveriş yapmadığımız ve hatta önünden bile geçmediğimiz yerlerden telefonlarımız başta olmak üzere mail yolu ile veya daha başka iletişim mecraları aracılığı ile bize mesajlar gelmeye başladı.
İş öyle bir hale geldi ki insanlar sabah işe geldiklerinde ya da akıllı telefonlarını açtıklarında veya işyerinde/derste/yürürken gibi değişik yer ve zamanlarda hepimiz bu mesajlara maruz kaldık.
Bu mesajla kimi tüketici için kendisini önemli insan psikolojisine sokarken kimisinin de hiç hoşuna gitmiyordu. Özellikle doğum günü, bayram ve kandil gibi insanlar için özel gün ve zamanlarda bu mesajlar her yerden gelir hale geldi. Bu durum belirli bir zaman sonra tüketicilerin hoşuna gitmemeye ve bu durumdan nefret edecek hale gelmelerine neden oldu.
İşte bu yüzden tüketicilerin izinlerini almadan onlara işletme ile alakalı herhangi bir mesaj ya da bildirim yollamak yasaklandı. Bu kez de işletmeler yine tüketicilere mesaj ya da arama yolu ile bizden haber almak isterseniz ……numaralı tuşa basın ya EVET yazın ……no ya yollayın gibi mesajlar gönderdi.
Yukarıda sayılan tüm nedenler izinli pazarlama kavramının tekrar gündeme gelmesine neden oldu.
İzinli pazarlama, tüketicilerin anket, üyelik bilgileri yoluyla kendi izinleri doğrultusunda vermiş oldukları kişisel bilgilerinin kullanılarak ilgi alanları ve ihtiyaçlarına yönelik yapılan pazarlama çalışmalarının tümünü kapsamaktadır. İzinli pazarlama kavramı ilk olarak 1999 yılında SethGodin tarafından pazarlama literatürüne eklenmiştir. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte çok daha rahat uygulanabilir hale gelen izinli pazarlama klasik hedef kitleye yönelik pazarlama anlayışına yeni bir yaklaşım getirmiştir. Günümüzde uygulanmakta olan pazarlama anlayışında pazarlama uzmanları ve reklamcılar, demografik faktörler, gelir seviyesi gibi çeşitli özelliklere göre bir hedef kitle belirlemektedir.
İzinli pazarlama uygulamalarında tüketiciler kendilerine yapılacak olan kampanyaların sınırlarını yine kendileri çizmektedir. Kampanyalara dâhil olmak, opt-in veya çıkmakta opt-out, tümüyle kendi inisiyatiflerini kullanmaktadırlar. Bu şekilde istedikleri zaman ilgilendikleri kampanyalara dâhil olurken istemedikleri zamanlarda ise rahatlıkla bu sistemden çıkabilmektedirler.
İnternet, izinli pazarlamanın en rahat yapılabildiği alanların başında gelmektedir. Tüketiciler izinli pazarlama yapan sitelere kayıt olarak, kendi e-posta adreslerine veya cep telefonlarına ilgilendikleri alanlar doğrultusunda, görmek istedikleri reklamları belirledikleri sayı ve sıklıkta almaktadırlar.
Doğrudan pazarlama yöntemleri içinde yer alan e-posta yoluyla pazarlamada ise önceden listesi elde edilmiş kitleye reklam ve kampanya tanıtımlarını içeren e-postaların toplu gönderimi söz konusudur. Ancak müşterilerden izin alınmadan yapılan bu tür iletişimler SPAM olarak değerlendirilmekte ve markaya yarardan çok zarar verebilmektedir.
Tüketici artık tüm işletme faaliyetlerinin odak noktasında yer alıyor. İşte bu yüzden tüketicinin bunalmasının önüne geçmek için yapılan bu düzenleme nasıl bir tepki bulacak bunu zaman gösterecek ama zaman içinde işletmeler de bilgilendirme mesajları için farklı yollar geliştirecektir.