Samsun Baro Başkanı Av. Kerami Gürbüz, yeni adli yılın açılışı dolayısıyla açıklamada bulundu. Gürbüz, yargıdaki 'hedef süre' uygulaması ile YÖK'ün eşit ağırlık puanında 190 bininci sıraya kadar hukuk fakültelerine öğrenci alma kararını eleştirdi.

YARGI 'İNSAN'LA YAPILIR

Hem yargının hem de avukatlık mesleğinin kronikleşmiş problemlerle yeni adli yıla başladığını belirten Gürbüz, "Yeni adli yılda Adalet Bakanlığı tarafından 'hedef süre' uygulaması başlatıldı. Hedef süre uygulaması, iyi niyetle yapılmış, davaların hızlanmasını sağlayacak bir çalışma olmasına rağmen, bize göre altyapısı tamamlanmadan ortaya atılmış ve uygulamaya konulmuştur. Yargı hizmeti, adliye binaları ne kadar lüks olursa olsun, teknik donanım, altyapı ne kadar üst seviye olursa olsun, sonuç olarak yetişmiş insan unsuruyla, yani hukukçularla iyi yapılabilecek bir hizmettir. Yoksa adaleti tesis edebilmeniz mümkün değildir. Bugün Türkiye'nin en önemli problemlerinden biri liyakatlı, nitelikli hukukçu yetiştirememe problemidir. Sayın Bakanımız, iyi niyetli bir şekilde, tabiri caizse, çuvalın içine faydalı şeyler doldurup, Türkiye'ye yaymaya çalışıyor. Ama Bakanımızın şunu bilmesini isteriz ki o çuvalın dibi delik ve o delik de her geçen gün daha da büyütülüyor" dedi.

ADALET SİSTEMİNİ KAYBEDERİZ

YÖK'ün, YKS'de 190 bininci sıraya kadar giren adayların hukuk fakültelerine kabul edilmesi yönünde aldığı kararı da eleştiren Gürbüz, "Bugün Türkiye'de adalet müessesesinde görev yapanların tamamına yakını, Hukuk Fakültesi'ne öğrenci olarak girdikleri yıl sınavda ilk 5 bin kişi arasına girmiş kişilerdir. Bu kişilerin yürüttüğü adalet sisteminde bile çeşitli sıkıntılarla karşılaşabiliyorsak, 190 bininci öğrencinin eğitim gördüğü seviyenin yarınki adalet hizmetlerini ne noktaya getirebileceğini düşünmek dahi istemiyorum. Eğer özel üniversite sahiplerinden birilerini memnun etmek gibi bir niyetiniz varsa, ki bunu düşünmek bile istemem, ticari bakımdan bir grup insan rahatlayacak diye hareket ederken ülkenin adalet sisteminin tamamını kaybedebiliriz. YÖK'ün bu tasarrufunu gözden geçireceğini ümit ediyoruz. Buna karşı Türkiye'de dava açan ve iptalini talep eden tek baro da biziz" ifadelerini kullandı.

Barış BUDANOĞLU