21 Kasım Çarşamba günü Kamu İktisadi Teşebbüsleri Komisyonu'nda oldukça önem teşkil eden Türkiye Şeker Fabrikaları AŞ. Genel Müdürlüğü ve Şeker Kurumu Başkanlığı'nın Sayıştay raporlarının görüşmeleri yapıldı. Konuyla ilgili açıklama yapan İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, gıda sektörünün savunma sektörü kadar önemli olduğunu ve şeker fabrikalarının özelleştirilmesine sert tepki gösterdi.

BÜYÜK BİR EKOSİSTEM

Yaşar, 'Gıda sektörü stratejik bir sektördür. Savunma Bakanlığına ne kadar önem veriyorsak, özellikle yerli üretime, gıda sektörüne de aynı önemi vermemiz gerektiğini ilerleyen yıllarda inşallah bunun bedelini acı olarak ödeyerek görmemiş oluruz. Türkiye'de şeker sektörü; şeker pancarı tarımından başlayarak şekerin nihai tüketiciye ulaştığı hat üzerinde birçok kişi ve işletmenin geçim sağladığı büyük bir ekosistem özelliği gösterir. Bugün Elbistan'da, pancarın yarısı karın altında kalmış, özel sektör alacak mı, almayacak mı, günde kaç ton alacak, doğru düzgün bir programları yok. Üreticiler, özellikle özelleştirmesi yapılan fabrikalarda çok ciddi problemler yaşıyor. Özellikle Anadolu'da özelleştirilen fabrikalar maalesef amaçlarına çok fazla hizmet etmedi. Mesela SEKA. Biz bu fabrikaları özelleştirdik, hiçbiri şu an çalışmıyor. Sümerbankların tüm arazileri değerlendirildi, çalışan Sümerbank fabrikaları da yok. Et Balık Kurumlarının durumu da ortada. Görünen o ki, bu şeker fabrikaları her ne kadar beş yıl süreyle çalışma zorunluluğu, istihdam sorumluluğu olsa bile, daha birinci günden devredilen fabrikaları görüyoruz' ifadelerini kullandı.

ÜRETİCİYE KULAK VERİN

Çarşamba Şeker Fabrikasında da benzer durumların yaşandığını ifade eden Yaşar, şeker fabrikalarının bir an önce kontrol altında tutulması gerektiğini ifade etti. Yaşar, 'Çarşamba Ovası, bu ülkenin ovaları ne için var? Koskoca Çarşamba Ovası boş, Çarşamba Fabrikasının kapısında da bir tane bekçi duruyor. Ama ümit ediyoruz ki Çarşamba Ovası, bir an önce, üreticisi, çiftçisi, pancar üreticileri, fabrikanın çalıştığını, bacasının tüttüğünü görür, orada da bu istihdamlar sağlanır. Ümit ediyoruz ki, bu KİT Komisyonu toplantısından sonra, şeker fabrikalarını satın alan arkadaşlarımız üreticilerimize bir miktar kulak verir, onların mağduriyetlerini giderirler. Özelleştirmeye değil, köylüye, üreticiye, çiftçiye dokunan özelleştirmelere karşıyız' sözlerini kaydetti.